Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/3635 E. 2015/8534 K. 03.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3635
KARAR NO : 2015/8534
KARAR TARİHİ : 03.11.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak
1-Yakınanın 02.03.2009 günü saat 16.30 sıralarında kolluk görevlilerine müracaat ederek aynı gün sabah 08.00 sıralarında dolmuşa bindiğini, cebinde 2080 TL para olduğunu, indikten sonra parayı bulamadığını, düşürmüş olabileceğinden aradığını ancak bulamadığını daha sonra dolmuşta arka sırasında oturan birinin parasını düşürdüğünü, kendisinin parayı alıp verdiğini, bu sırada dikkatinin dağılmasından faydalanarak parasının alınmış olabileceğini, olayı anlattığı arkadaşlarının da tavsiyesi ile polise müracaat ettiğini söylediği ve arkasında oturan kişinin 35-40 yaşlarında esmer siyah kısa saçlı bir kişi olarak tarif ettiği, 22.04.2009 tarihli yakalama tutanağına göre sanığın bir dolmuş durağında benzer yankesicilik olaylarında belirtilen eşgale benzemesi sebebi ile yakalandığı, sanığın aşamalardaki ısrarlı savunmalarında olay tarihinde … ilinde dahi bulunmadığını belirtip, üzerine atılı suçu kabul etmediğinin anlaşılması karşısında, sanığın aksi kanıtlanamayan savunması yerine yakınanın hırsızlık olduğu konusunda dahi kesinlik arz etmeyen beyanları ile suçtan sonraki eşgal tanımıyla uyuşmayan teşhisine üstünlük tanınarak sanığın hükümlülüğüne karar verilmesi,
2-Kabule göre de;
a-Sanık hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken uygulama maddesinin 142/2-b yerine 242/2-b olarak gösterilmesi ,
b-5237 sayılı yasanın 58. maddesinin uygulanmasına esas alınan ilamın kesin olması sebebi ile tekerrüre esas alınamayacağının düşünülmemesi,
c-Kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 03.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.