Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/3192 E. 2015/2478 K. 20.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3192
KARAR NO : 2015/2478
KARAR TARİHİ : 20.05.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya kapsamına göre, sanığın, kapıları kilitli haldeki suça konu aracı çalması şeklinde gerçekleşen olayda eylemine uyan TCK’nın 142/1-b maddesi yerine aynı yasanın 142/1-e maddesi ile cezalandırılması yoluna gidilmesi sonuca etkili olmadığından; sanığın adli sicil kaydında yer alan Göksun Asliye Ceza Mahkemesinin 1999/142-34 Esas-Karar sayılı 02.01.2008 tarihinde infaz edilen 765 sayılı TCK’nın 491/1. maddesi uyarınca 4 ay hapis cezası ile mahkumiyete ilişkin ilamın TCK’nın 58. maddesine göre tekerrüre esas bulunduğunun gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; CMK’nın 232. maddesine aykırı olarak, suçun işlendiği zaman aralığının 21.00 ile 06.30 saatleri yerine, yazılı olduğu şekilde 21.00 ile 03.00 saatleri şeklinde gösterilmiş olması ise mahallinde düzeltilebilir maddi yazım hatası kabul edilmiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müştekinin 22.12.2009 günü saat 21.00 sıralarında aracını park ettiği, ertesi gün saat 06.30 sıralarında baktığında aracının yerinde olmadığını gördüğü yolundaki beyanı dikkate alınarak, UYAP sorgulamasında suç tarihinde güneşin saat 06.40 da doğduğu, TCK’nın 6/1-e maddesine göre saat 05.40’a kadar olan zaman diliminin gece olarak kabul edilmesi gerektiği, atılı suçun gece sayılan vakitte gerçekleştiğinin kesin olarak belli olmaması nedeniyle, “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereğince eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabulü ile hüküm kurulması gerekirken, atılı suçtan kurulan hükümde TCK’nın 143. maddesi uyarınca artırım yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi,
2-Kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Bu dava sebebiyle yapılan 12,20 TL davetiye giderinin 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, sanığın sabıka kaydı ile sonuç ceza miktarı göz önüne alınmak suretiyle, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 1-hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, aynı yasanın 142/1-b maddesi gereğince sonuç cezanın 3 yıl hapis cezası olarak belirlenmesine; 2-hüküm fıkrasından “TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesine; 3-hüküm fıkrasından yargılama gideri ile ilgili bölüm çıkarılarak yerine ”bu dava sebebiyle yapılan 12,20 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine” ibaresi eklenmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.5.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.