Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/2639 E. 2015/3967 K. 16.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2639
KARAR NO : 2015/3967
KARAR TARİHİ : 16.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
5252 sayılı yasanın 9/3 maddesi uyarınca hükümlü yararına olan hükmün, önceki ve sonraki yasaların ilgili bütün hükümlerinin somut olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle bulunması gerektiği ve 5237 sayılı TCK’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK’nın 493/1 maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, somut olayda sanıkların eyleminin, 142/1-b, 143. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun yanında aynı yasanın 116/2-4, 119/1-c maddesine uyan geceleyin işyeri dokunulmazlığını bozma ve 151.maddesindeki mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu,Y.C.G.K.’nın Dairemizce de benimsenen 22.01.2013 günlü, 2012/1142 esas ve 2013/ 17 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, TCK’nın 119. maddesi kapsamında nitelikli işyeri dokunulmazlığını bozma suçu, CMK’nın 253/1. fıkrası “b” bendi 3. nolu alt bendi kapsamı dışında bulunduğundan uzlaşmanın mümkün olmadığı, bu durumda sanıkların en lehine yorumla mala zarar verme suçunun uzlaşma sonucu düştüğü kabul edilse bile, lehe yasa saptamasında 5237 sayılı TCK’nın 116/2-4 ve 119/1-c maddelerinin de değerlendirmeye alınması gerektiğinden, işyeri dokunulmazlığını bozma ve hırsızlık suçlarından alt sınırlardan uygulama yapılsa dahi 5237 sayılı yasa ile yapılacak uygulama sanıklar aleyhine olacağından 765 sayılı yasanın lehe olarak belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünce benimsenmemiş, lehe yasa değerlendirmesinin açık bir şekilde yapılmaması sonuca etkili olmadığından, çalınan eşyaların 2300 TL olan değerinin 765 sayılı yasanın 522. maddesinin uygulanmasında pek fahiş olarak kabul edilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde uygulama yapılması da karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanıklar … ve … müdafiilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, 16.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.