Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/22886 E. 2015/3805 K. 11.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/22886
KARAR NO : 2015/3805
KARAR TARİHİ : 11.06.2015

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Suça sürüklenen çocuk … hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerinin temyiz incelemesinde:
Suç tarihinde 15 yaşını ikmal etmiş olan suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde yaş küçüklüğü nedeni ile 5237 sayılı TCK’nın 31/3.maddesi ile indirim yapılmış olmakla uygulamada bir isabetsizlik görülmemiş ve tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz talebi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye kısmen aykırı olarak ONANMASINA,
2-Suça sürüklenen çocuk … hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde:
Suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; 5237 Sayılı TCK’nın 66/1-e, 66/2. maddelerinde belirtilen 4 yıllık asli zamanaşımının, suça sürüklenen çocuk hakkında karar verilen 02.03.2010 tarihinden incelemenin yapıldığı tarihe kadar geçmiş bulunması ve bu süre içerisinde zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmamış olması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 Sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
3-Suça sürüklenen çocuk … hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından, suça sürüklenen çocuk … hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde:
İşyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun birden çok sanık tarafından birlikte işlenmesi karşısında, uzlaşma kapsamında bir suç olmadığı anlaşılmakla, tebliğnamedeki bu suç yönünden uzlaşma prosedürü uygulanmadığına ilişkin düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; hırsızlık suçunun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Suça sürüklenen çocuklar hakkında, sübut bulan işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerektiği halde, hatalı gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
b) Suça sürüklenen çocuk …’in, 5237 sayılı TCK’nın 31.maddesinin 2. fıkrası uyarınca işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamayacağı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği konusunda uzman doktor raporu alınıp sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, sosyal inceleme raporuyla yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/2. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun 35/1. maddesi uyarınca; suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, yeni bir sosyal inceleme raporu aldırılmadan, yaklaşık iki yıl önce 13.06.2007 tarihinde başka bir olayla ilgili alınan rapor sureti dosyaya konulmakla yetinilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar … ve … müdafilerinin ve O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.