Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/14883 E. 2015/4021 K. 16.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14883
KARAR NO : 2015/4021
KARAR TARİHİ : 16.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Beraat

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya kapsamından, 22.02.2006 günü gündüz bir vakitte müştekinin daire giriş kapısı zorlanmak suretiyle içeri girilerek bir miktar para, 7 adet burma bilezik ve bir takım ziynet eşyalarının çalındığı, müştekilerin müracaatı üzerine başlatılan tahkikat kapsamında; olay yerinde yapılan incelemede her hangi bir delil elde edilemediği, tahkikat devam ederken, müştekiler ve katılanlar ile aynı işyerinde çalışan tanık …’nin, sanıkların evine misafirliğe gittiği, burada, 2006 yılı Ocak ayı içinde yine aynı işyerinde çalışan …’un, işyerinden çalınan cep telefonunu tesadüfen görerek, durumu Hamit’e söylediği, o aşamaya kadar her hangi bir müracaatı olmayan …’un da bu durumdan müşteki …’a bahsettiği, müşteki …’ın, ikametinden hırsızlık olayını sanıkların yapmış olabileceğinden şüphelenerek, 15.3.2006 günü yanında tanıklar …, … ve … olduğu halde sanıkların evine oturmaya gittikleri, tanık …’nin bir bahane ile sanık Kenan ile birlikte dışarı çıktığı, bunun üzerine evde kalan müşteki ve tanıkların ikamet içinde yaptıkları aramada, vitrindeki semaver içinde müştekilerden çalıntı bir takım ziynet eşyalarını ele geçirdikleri, sanık Kenan ve tanık …’nin geri dönmesi üzerine, müşteki ve diğer tanıkların sanığa her hangi bir şey hissettirmeden, aynı gün karakola müracaatta bulundukları, gecikmesinde sakınca bulunan hal nedeniyle, 15.3.2006 tarihli cumhuriyet savcılığının yazılı emiri üzerine, müştekinin ikametinden çalınan eşyaların bulunabilmesi amacıyla sanığın ikametinde arama yapılmasına karar verildiği, arama kararına istinaden mahalle muhtarı refakate alınarak sanıkların evinde yapılan aramada müştekiden çalıntı bir takım ziynet eşyaları ile o aşamaya kadar müracaatı olmayan …’a ait telefonun ele geçirildiği, 16.3.2006 tarihinde ele geçirilen bu eşyaların el konulmasının onaylanmasına karar verildiği, sanıkların atılı suçlamayı kabul etmedikleri, cep telefonunun Hamit’in abisi tarafından kendilerine hediye olarak verildiğini söyledikleri, ziynet eşyalarından ise haberlerinin olmadığı, ne zaman ve kim tarafından konulduklarını bilmedikleri yolunda beyanda bulundukları, yapılan yargılama sonucu mahkemece “delil elde etme metodunun kişi hak ve özgürlüklerini ihlal edici nitelikte olması nedeniyle sanıkların beraatlerine karar verildiği, 5271 sayılı CMK nın 119/4. maddesi uyarınca arama yapıldığı sırada cumhuriyet savcısının hazır bulunmadığı hallerde konut, işyeri veya kapalı alanlarda yapılan aramalarda o yer ihtiyar heyetinden veya komşulardan iki kişinin hazır bulunacağının öngörüldüğü, 15.3.2006 tarihli sanığın konutunda yapılan aramada yalnızca mahalle muhtarının refakati ile arama yapıldığı, bu haliyle yapılan arama usulüne uygun değil ise de, bu delil dışında, sübuta etki eder nitelikte, müştekilerin, arama tarihinden önce ikametlerinden hırsızlık olduğu yolunda resmi makamlara müracaatlarının bulunduğu, bu aşamaya kadar sanıklardan şüphelendikleri yolunda her hangi bir beyanlarının olmadığı, dosya kapsamı itibariyle sanıklara iftira atmalarını gerektirecek bir nedenlerinin de olmadığı, tanıklar …, … ve …’ın, arama kararı içeriğini doğrulayan beyanları da dikkate alındığında, sanıkların eylemlerine uyan TCK nın 142/1-b maddesinde yazılı bulunan hırsızlık suçundan mahkumiyetleri yerine yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 16.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.