Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/12984 E. 2016/6436 K. 28.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12984
KARAR NO : 2016/6436
KARAR TARİHİ : 28.04.2016

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Sanıklar …, … ve … hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanıkların müştekiye ait işyerine girerek içeride bulunan kasayı kırmak şeklindeki eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK’nın 151. maddesinde tanımlanan mala zarar verme suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasa’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık uzamış zamanaşımının, suç tarihi olan 20.07.2001 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar …, … ve … ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan dolayı açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
II-Sanıklar …, … ve … hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin birinci, ikinci ve dördüncü fıkralarındaki bazı sözcüklerin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün, 2014/140 Esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının anılan Kanun maddesinin birinci fıkrasındaki “hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak” hükmü gözetilerek hükümde gösterilmemiş ise de, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesi uyarınca birlikte işlenmiş suç nedeniyle mahkum edilmiş olan sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar …, …, … ve katılan vekilinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine “sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı; ortak yargılama giderlerinden de eşit olarak sorumlu tutulmalarına” cümlesinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.