Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2020/2263 E. 2020/5423 K. 19.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2263
KARAR NO : 2020/5423
KARAR TARİHİ : 19.11.2020

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın bozulmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi davacı … tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …, … İlçesi … Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında taşlık niteliği ile tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 28.10.2011 tarihli fen bilirkişisi raporunda (A ve B) harfleri ile gösterilen 12.562,93 ve 7.722,51 metrekare yüzölçümündeki bölümlerin davacı … adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 21.11.2013 tarih 2013/11401-11200 Esas, Karar sayılı ilamıyla; “Davanın, TMK’nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkin olduğu, dava konusu yerin, 1976 yılında yapılan tapulama sırasında taşlık niteliğinde tespit dışı bırakıldığı, ancak taşınmazın çevresinin mera parselleri ile çevrili olup, mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmadığı gibi, hava fotoğraflarının uzmanı olmayan ziraat ve jeoloji mühendislerince incelenerek tanzim edilen rapora göre davacı yararına zilyetlik yolu ile mülk edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek hüküm kurulması nedeniyle yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli bulunmadığı belirtilerek, Mahkemece doğru sonuca varılabilmesi için, dava tarihine göre 20-25 yıl öncesine ait iki ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğrafları ve memleket haritaları ve tespit edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları usulüne uygun ve tarihleri açıkça yazılmak suretiyle getirtilmesi, bundan sonra, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, komşu kadastro çalışma alanındaki mahalle ya da köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve tarafların aynı yöntemle göstereceği tanıkları ile jeodezi veya fotoğrametri uzmanı harita mühendisi, 3 kişilik ziraat mühendisi, kadastro fen bilirkişisinden oluşacak uzman bilirkişi kurulu marifetiyle taşınmaz başında yeniden yapılacak keşifte bilirkişilerce ortaklaşa hazırlanacak raporda, stereoskop ile (yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda) inceleme yaptırılarak taşınmazın dava tarihine göre 20 yıl öncesindeki niteliğinin ne olduğu, tarım arazisi olarak kullanılan yer olup olmadığı, konusunda önceki raporları da irdeler şekilde ayrıntılı rapor alınması, taşınmazın öncesinin mera olup olmadığının ve komşu mera parselinden açılan kısımların bulunup bulunmadığının yerel bilirkişiler ve tanıklar yardımı ile de tespit edilmesi, taşınmazın mera parseli ile karşılaştırmaya olanak verir şekilde fotoğrafları çekilerek fen bilirkişisinden bu fotoğraflar üzerinde mera parselinin ve çekişme konusu taşınmazın sınırlarının göstermesinin istenmesi, taşınmazın öncesinin mera olması halinde zilyetlikle iktisap edilemeyeceğinin göz önünde bulundurulması, taşınmazın öncesinin mera olmadığı saptandığı takdirde koşulların varlığını belirlemek bakımından taşınmazın hangi tarihte kim tarafından imar-ihyasına başlandığının, imar-ihyanın hangi tarihte bittiğinin, taşınmaz üzerinde ekonomik amacına uygun tarımsal zilyetliğin hangi tarihte başladığının ve kim tarafından ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesine çalışılması, tanık ve yerel bilirkişi sözlerinin, bilimsel esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmesi, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde giderilmesine çalışılması ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi” gereğine değinilerek bozulmasına karar verilmiş, iş bu bozma ilamına karşı davacı … tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacının sair karar düzeltme itirazları yerinde değildir. Ancak; Dava, TMK’nın 713/1 maddesine dayalı tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin olup 4721 sayılı TMK’nın 713/3. maddesi gereğince tescil davalarında, Hazine yanında ilgili kamu tüzel kişiliklerine de husumet yöneltilmesi gerekmektedir. Yargılama sırasında, Hazine yanında ilgili kamu tüzel kişisi olarak Kapıkaya Köyü Tüzel Kişiliğine dava yöneltilmekle birlikte, hüküm tarihinden ve Dairemizce yapılan temyiz incelemesinden sonra 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun uyarınca … İlinin mülki sınırları Büyükşehir Belediyesi sınırı olarak belirlenmiş, Büyükşehir sınırlarındaki köy ve belde belediyelerinin tüzel kişilikleri sona ermiş ve böylelikle İlçe Belediye Başkanlıkları ile Büyükşehir Belediye Başkanlıkları tescil davaları yönünden ilgili kamu tüzel kişileri olarak yasal hasım sıfatını kazanmışlardır. Bu nedenle, öncelikle davacıya davasını … Belediye Başkanlığı ile … Büyükşehir Belediye Başkanlığına da yöneltmesi için süre ve imkan tanınması, bu yolla taraf teşkilinin tamamlanması halinde adı geçenlerin savunma ve delillerinin toplanmasından sonra yukarıda belirtilen bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmesi gerekir.
Hal böyle olunca; karar düzeltme incelemesinin yapıldığı işbu tarih itibariyle taraf teşkili hususunda 21.11.2013 tarihli bozma gerekçelerinin eksik kaldığı anlaşılmakla, Dairemizin 21.11.2013 tarih 2013/11401-11200 Esas, Karar sayılı bozma ilamının ortadan kaldırılmasına ve kaldırılan bozma ilamındaki hususlara yukarıda belirtilen taraf teşkili hususu da eklenmek suretiyle usul ve yasaya aykırı hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 19.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.