YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/10654
KARAR NO : 2021/2620
KARAR TARİHİ : 24.03.2021
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, … İlçesi … Mahallesi çalışma alanında bulunan 864 parsel sayılı 11.970 metrekare ve 1144 parsel sayılı 3.490 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı …, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 864 parselin fen bilirkişi raporunda (B) ile işaretlenen 3.334 metrekare yüzölçümlü bölümünün ve 1144 parselin tamamının davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar Hazine ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin 01.04.2009 tarih ve 2009/2732-5550 Esas, Karar sayılı ilamı ile; “Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede davanın devamı sırasında orman kadastrosu yapıldığı, davanın aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğünden, tapu iptali ve tescil davası elde tutulup orman kadastrosun itiraz yönünden görevsizlik kararı verilmesi” gereğine değinilerek bozulmuştur. Bozma kararına uyularak orman kadastrosuna itiraz yönünden davanın tefrik edilerek gönderildiği Kadastro Mahkemesinde yapılan Orman kadastrosuna itiraz yönünden yargılama sonucunda çekişmeli taşınmazlardan 1144 parsel sayılı taşınmazın tamamı ile 864 parsel sayılı taşınmazın 28.06.2010 tarihli bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 3334 metrekarelik bölümünün orman olmadıklarının tespitine ilişkin verilen kararın kesinleşmesi üzerine; Mahkemece tapu iptali ve tescil davası yönünden yargılamaya devam edilmiş ve yapılan yargılama sonunda çekişmeli 1144 parsel sayılı taşınmazın tamamı ile 864 parsel sayılı taşınmazın … Kadastro Mahkemesi’nin 2012/4 Esas, 2012/14 Karar sayılı dosyasına sunulan bilirkişi heyetinin 28.06.2010 tarihli raporlarında (B) harfi ile gösterilen 3334 metrekarelik bölümünün davalı Hazine adına olan tapu kayıtlarının iptaline, davacılar … mirasçıları adına … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2006/251 Esas, 2006/245 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında adlarına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar Hazine ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Temyize konu 864 parsel sayılı taşınmazın 28.06.2010 tarihli bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 3334 metrekarelik bölümü yönünden; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, (B) harfi ile gösterilen bölümün kapama zeytin bahçesi olduğuna göre yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Temyize konu 1144 parsel sayılı taşınmaz yönünden; Mahkemece, zilyetlikle kazanma koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; Mahkemece, çekişmeli taşınmaz dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait hava fotoğrafları üzerinde inceleme yapılmamış, taşınmazı dıştan çevreleyen komşu parseller araştırılarak dayanağı olan belgeler getirtilerek mahalline uygulanarak bilirkişi ve tanık beyanları ile denetlenmemiş, ziraatçi bilirkişisinden taşınmazın evveliyatının ne olduğu ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, toprak yapısını, eğimini, bitki örtüsünü tarımsal niteliğini ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü, ekonomik amaca uygun tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığını, zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş renkli fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamıştır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için, çekişmeli taşınmazın dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile komşu parsellere ait kadastro tutanakları, tutanaklar kesinleşmiş ise tapu kayıt örnekleri ve tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise mahkeme karar örnekleri ilgili yerlerden getirtilip, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, aynı köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek ayrı ayrı 3’er kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek bir fen elemanı, bir … mühendisi ve bir jeodezi ve fotogrametri mühendisi aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte yukarıda değinilen belgeler fen ve jeodezi ve fotogrametri eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) denetime elverişli olacak şekilde çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmaz, çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli; stereoskopik hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarını belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranı ile taşınmazın imar-ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak şekilde, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli ve dosyadaki belgeler ile karşılaştırıldığında denetime elverişli rapor alınmalıdır. Ayrıca keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı, dava konusu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraatçi bilirkişiden taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye olanak verir rapor ve kroki alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.