Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2019/4 E. 2021/3997 K. 26.04.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/4
KARAR NO : 2021/3997
KARAR TARİHİ : 26.04.2021

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Çekişmeli taşınmaz bölümünün 3402 sayılı Yasa’nın 16/A bendinde sayılan taşınmazlardan olduğunun ispat edilememesi ve aynı yasa maddesi kapsamı dışında kalan köy boşluğu niteliğindeki taşınmazların kural olarak Hazine’ ye ait olması, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisabının mümkün bulunmasına göre, davacının dava açma ehliyeti bulunmaması ve somut olayda Hazine tarafından usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı gibi yine Hazine tarafından yöntemince davaya katılma durumunun da söz konusu olmaması nedeniyle, davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddi gerekirken, işin esasına girilmesinin isabetsizliğine” değinilmiştir. Bozma sonrası yapılan yargılama sırasında müdahil Hazine, çekişmeli taşınmazın köy boşluğu olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacı …’nın davasının aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine; müdahil Hazine’nin davasının kabulüne, çekişmeli 116 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 16.12.2013 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 58,80 metrekarelik kısmının ifraz edilerek köy boşluğu olarak Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu edilen yerin köy boşluğu olduğu, köy boşluğunun 3402 sayılı Yasa’nın 16 ve 18 maddeleri ile 4721 sayılı Yasa’nın 715. maddesi uyarınca kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap edilemeyeceği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, müdahil Hazine, bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sırasında, 16.12.2013 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen taşınmaz bölümünün köy boşluğu olduğunu ileri sürerek, bu bölümün adına tescili istemiyle davaya katılmıştır. Mahkemece bozma ilamından sonra müdahil Hazine’nin iddiasına yönelik olarak, taşınmaz bölümünün niteliğinin tespiti bakımında mahallinde keşif yapılmadığı gibi, bozma ilamından öncesinde alınan ve taşınmazın değeri dışında her hangi bir değerlendirme içermeyen ziraatçi bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının onaylı örnekleri ve varsa dayanakları ile kesinleşmiş iseler tapu kayıtlarının onaylı örnekleri getirtilerek dosya tamamlanmalı, bundan sonra taşınmaz başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi ile 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulunun katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zamandan beri ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, taşınmazın bozma ilamından öncesinde yapılan keşif sırasında dinlenen mahalli bilirkişi beyanlarında belirtildiği üzere harman yeri olarak kullanılıp kullanılmadığı, dava konusu taşınmaz bölümünün çevresinde başka şahıslarca kullanılan özel harman yerleri bulunup bulunmadığı, taşınmaz bölümünün köy boşluğu olup olmadığı, dava tarihine kadar davalı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolup dolmadığı hususlarında etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz bölümü üzerindeki bitki örtüsünü, zeminde hangi amaçla kullanıldığını, köy boşluğu yada harman yeri niteliğinde olup olmadığını, üzerinde sap ve tane kalıntıları bulunup bulunmadığını, taşınmaz bölümünün imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişiden ise, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli, dava konusu taşınmaz bölümünü, komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor alınmalı; mahalli bilirkişi ve tanık beyanları bilimsel esaslara göre hazırlanmış bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı …’ın temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.