Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2019/3748 E. 2019/5201 K. 16.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3748
KARAR NO : 2019/5201
KARAR TARİHİ : 16.09.2019

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
lGEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında … İlçesi … Köyü çalışma alanında bulunan 216 ada 37 parsel sayılı ve 12.079,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, dava dışı 216 ada 24 parsel sayılı taşınmaza uygulanan vergi kaydının miktar fazlası olarak davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı … irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, çekişmeli 216 ada 37 parselin kadastroca yapılan tespitinin iptaline, davacı … adına tespit ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı taraf yararına zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmaza komşu 24 sayılı parsele ait vergi kaydı yöntemine uygun şekilde mahalline uygulanmamış, taşınmazı ne olarak sınır gösterdiği üzerinde durulmamış; zilyetliğin sürdürülüş şekli ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafları olduğu halde hava fotoğraflarından yararlanılmamış, yerel bilirkişilerin maddi olaylara dayanmayan soyut beyanlarıyla yetinilmiş ayrıca tanık ve bilirkişi beyanları komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmemiştir.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmazın tespitine esas vergi kaydının mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile teknik bilirkişi, 3 orman mühendisi ve 3 ziraat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak bu keşifte, yerel bilirkişi ve tanıklardan, vergi kaydının sınırları itibariyle sorulup yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği ve kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; dava konusu taşınmazın tespit
tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik çift hava fotoğrafları tarihleri açıkça yazılmak suretiyle getirtilmeli, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları, fen bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ve üç kişilik ziraat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın öncesinin ne olduğu, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, öncesi davacının annesinden geliyor ise diğer mirasçılarının kimler olduğu, mirasçılar arasında intikal yapılıp yapılmadığı ile dava konusu taşınmaz üzerinde kimin lehine mülkiyeti kazanım koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılarak; dava konusu taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren olduğu, kullanıma ara verilip verilmediği konusunda rapor düzenlettirilmeli, somut olayda zilyetlikle kazanma şartlarının davacı lehine oluşup oluşmadığı belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.