YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/1044
KARAR NO : 2021/4494
KARAR TARİHİ : 31.05.2021
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında, … İli Merkez İlçesi … Mahallesi çalışma alanında bulunan 1512 ada 21 ve 24 parsel sayılı sırasıyla 591,86 ve 1.031,70 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, 1512 ada 21 parsel sayılı taşınmazın …’ın kullanımında bulunduğu, 1512 ada 24 parsel sayılı taşınmazın ise davacı … kullanımında bulunduğu, krokisinde (A) harfi ile gösterilen kargir tek katlı ev ile (C) harfi ile gösterilen kömürlüğün …’na ait ve onun kullanımında olduğu, (B) harfi ile gösterilen kargir üç katlı ev ile (D) harfi ile gösterilen kömürlüğün ise…’na ait olduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı …, adına kullanım şerhi verilen taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişinin 30.09.2014 tarihli rapor ve eki krokisinde (A) harfi ile gösterilen, yolda kalan 4,75 metrekare yüzölçümündeki bölüm ile aynı raporda (B) harfi ile gösterilen, 1512 ada 21 parsel sayılı taşınmazda kalan 1,62 metrekarelik bölümün davacının kullanımında olduğunun tespiti ile bu hususun taşınmazların beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmiş, hüküm Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle 01.10.2017 gününde kesinleşmiştir. Bilahare davacı … vekili 26.12.2018 günlü dilekçesiyle, adına kullanım şerhi verilen taşınmaza hangi bölümlerin ilave edileceğine dair Mahkeme hükmünde açıklık bulunmadığını, hükmün bu şekilde infaz edilemeyeceğini ileri sürerek, kararın infaza elverişli olacak şekilde düzeltilmesi istemiyle tavzih talebinde bulunmuştur. Mahkemece, 02.01.2019 günlü ek kararla, tavzih talebinin kabulüne, hükmün “bilirkişinin 30.09.2014 tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen ve yolda kalan 4,75 metrekarelik kısmın davacının kullanımında olduğunun tespiti ile tapuya bu şekilde tesciline, 1512 ada 21 parselin aynı raporda (B) harfi ile gösterilen 1,62 metrekarelik kısmının ifraz edilerek davacının kullanımında olduğunun tespitine, (B) harfi ile gösterilen 1,62 metrekarelik kısım ile (A) harfi ile gösterilen 4,75 metrekarelik kısmın 1512 ada 24 parsel ile birleştirilerek davacının kullanımında olduğunun tespiti ile tapunun beyanlar hanesine şerhine” şeklinde tavzihine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK’ nın tavzihi düzenleyen “hükmün tavzihi” başlıklı 305. maddesinde, tavzihin koşulları açıklanmış olup, anılan Yasa maddesinde, hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her birinin hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebileceği, hüküm fıkrasında taraflara tanınan hakların ve yüklenen borçların, tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği hükmüne yer verilmiştir. Tavzih, hüküm infaz edilinceye kadar her zaman yapılabilir. Ancak tavzih, verilen hükmün hukuka uygunluğunu kontrol etmeye yarayan bir kanun yolu olmadığı gibi, yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça verilen hükmün değiştirilmesi mümkün değildir.
Somut olayda; davacı … tarafından Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen ve hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerinde davacı lehine kullanım şerhi verilmesine ilişkin hükümde tavzih talep edilmesi üzerine, Mahkemece söz konusu bölümlerin davacı lehine kullanım şerhi verilen 1512 ada 24 parsel sayılı taşınmaza eklenerek, taşınmazın bu haliyle davacının kullanımında olduğuna dair, tapu kaydının beyanlar hanesine kullanım şerhi verilmesine tavzihen karar verilmiştir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, davacının talebinin taraflara tanınan hakları ve yüklenen borçları değiştirici nitelikte olduğu ve tavzih yoluyla hükmün değiştirilmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, tavzih talebinin reddine hükmedilmesi gerekirken, hükmü değiştirecek şekilde tavzih kararı verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.