Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2018/863 E. 2018/6306 K. 05.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/863
KARAR NO : 2018/6306
KARAR TARİHİ : 05.11.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “mahkemece yapılan araştırmanın yetersiz olduğu belirtilerek, taşınmazın sınırında mera olduğu ve yine taşınmazın doğu tarafına yakın bölümünde kuru dere bulunduğu gözetilerek taşınmazın başında yeniden keşif yapılması, yöntemince mera araştırması yapılması, taşınmazın niteliğinin belirlenmesi, bu hususta jeoloji bilirkişisinden de rapor aldırılması, bundan sonra toplanacak deliller uyarınca karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu 108 ada 71 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline, taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazın, sınırında bulunan mera parselinin devamı niteliğinde olmadığı, taşınmazda davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli olmadığı gibi, bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri de tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamında, taşınmazın sınırında mera parseli bulunması sebebiyle yöntemince mera araştırması yapılması ve taşınmazın niteliğinin belirlenmesi gereğine değinildiği halde, taşınmazın niteliğini, kullanım durumunu ve toprak yapısını açıklama bakımından yetersiz ve denetime elverişli olmayan ziraat bilirkişi raporu hükme esas alınmış, bu hususta hava fotoğraflarından da yararlanılmamıştır. O halde sağlıklı sonuca varılabilmesi için; öncelikle, taşınmazın bulunduğu bölgede geçmiş dönemlerde toprak tevzii çalışması yapılıp yapılmadığı, İl ve İlçe Özel İdaresi, Tapu Müdürlüğü ve … Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulmalı, taşınmazın tespit tarihi olan 2006 tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının tarihleri açıkça yazılmak suretiyle en az üç tanesi Harita Genel Komutanlığından getirilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve teknik bilirkişi katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Mahallinde yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan; taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmazın öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmaz ile mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı, zaman içinde taşınmazın sınırlarında mera yönünde genişleme olup olmadığı hususları, etraflıca sorulup tek tek ve maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişiye keşfi ve uygulamayı denetlemeye elverişli, dava konusu taşınmaz ile komşu 108 ada 96 sayılı mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini, kültür arazisi niteliğinde olup olmadığını bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, taşınmazın, sınırında bulunan 108 ada 96 sayılı mera parseli ile arasında doğal ya da yapay ayrıcı unsur olup olmadığını, meradan açma olup olmadığını irdeleyen, rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazın ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığını, mera ile arasında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığını belirtir şekilde rapor alınmalı; keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları, bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 05.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.