Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2018/5884 E. 2019/363 K. 29.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5884
KARAR NO : 2019/363
KARAR TARİHİ : 29.01.2019

MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …, … Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle Hazine ve … Tüzel Kişiliği aleyhine dava açmıştır. Yargılama sırasında 6360 sayılı Yasa gereğince … Belediye Başkanlığı ile … Büyükşehir Belediye Başkanlığı davaya dahil edilmiştir. Dava devam ederken çekişmeli taşınmaz idari yoldan Hazine adına ham toprak niteliği ile 812 parsel numarasıyla 341.539,06 metrekare yüzölçümlü olarak 28.08.2014 tarihinde tescil edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 812 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 17.04.2015 tarihli harita mühendisi bilirkişinin raporunda (A) Harfi ile gösterilen 98.765,60 metrekare yüzölçümü alanının ifraz edilerek tarla niteliği ile davacı … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi, dahili davalı … Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava; kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK’nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddeleri gereğince tapusuz taşınmazın tescili istemi ile açılmış olmakla beraber davaya konu taşınmazın yargılama sırasında ham toprak niteliği ile idari yoldan tapuya tescil edilmesi nedeniyle tapu iptal ve tescil davasına dönüştüğünün kabulü zorunludur. Tapuda Hazine adına kayıtlı olması nedeniyle tescil davasının yasal hasmı olan Belediye’lerin taraf sıfatı kalmamıştır. Kural olarak hükmü temyiz yetkisinin davanın taraflarına ait olduğu ve aleyhine başka bir hüküm de kurulmadığı göz önüne alındığında temyiz isteminde bulunan … Belediyesi’nin hükmü temyizde hukuki yararı bulunmadığından temyiz inceleme isteminin REDDİNE,
2- Hazinenin temyiz inceleme istemine gelince; Mahkemece, teknik bilirkişinin 17.04.2015 tarihli rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 98765,60 metrekarelik taşınmaz bölümü üzerinde davacı lehine Kadastro Kanunu’nun 14. ve 17. maddeleri uyarınca zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi belirlemenin en iyi yöntemi hava fotoğrafları olduğuna göre çekişmeli taşınmazın niteliğinin belirlenmesi için dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğrafları getirtilerek üzerinde uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi eliyle inceleme yapılması gerekirken tek hava fotoğrafı üzerinde ziraat ve jeoloji mühendisleri tarafından inceleme yapılmış, harita bilirkişisi tarafından hava fotoğrafında taşınmazın yeri işaretlenmekle yetinilmiştir. Bu şekilde eksik incelemeye dayanılarak hüküm verilemez.
O halde sağlıklı sonuca varılabilmesi için; öncelikle, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının tarihleri açıkça yazılmak suretiyle en az üç adedi Harita Genel Komutanlığı’ndan getirilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve teknik bilirkişi katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Mahallinde yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişiden keşfi takibe elverişli, dava konusu taşınmaz bölümünü, komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor alınmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcı, şekli ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; bundan sonra, davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği saptanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de, çekişmeli taşınmazın yalnızca kabul edilen kısmının tapu kaydının iptaline karar verilmesi gerekirken tapu kaydının tümden iptaline karar verilmesi ve davacı adına tescile karar verilen (A) harfi ile gösterilen kısım dışındaki bölüm yönünden bir karar verilmeyerek infazda tereddüt yaratılması dahi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden dahili davalı … Belediye Başkanlığı’na iadesine, 29.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.