Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2018/4892 E. 2020/4465 K. 19.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4892
KARAR NO : 2020/4465
KARAR TARİHİ : 19.10.2020

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
KANUN YOLU: TEMYİZ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “çekişmeli taşınmaz hakkında 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Geçici 8. maddesine göre yapılan çalışmada kadastro tutanağı düzenlenip düzenlenmediğinin netleştirilmesi, daha sonra dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi zaman dilimi içerisinde farklı tarihlere ait en az 3 hava fotoğrafı, bu hava fotoğrafları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları getirtilerek dosya arasına konulduktan sonra; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları ile bir ziraat ve fen bilirkişisi ile bir jeodezi ve fotogrametri uzmanından oluşan bilirkişi heyeti aracılığıyla yeniden keşif yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı tarafından taşınmazdaki otların biçilmediği, taşınmazın sürülmediği ve zeytin ağaçlarının bakımsız olduğu, bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının dava tarihine kadar kesintisiz en az 20 yıl zilyetliği olduğuna mahkemece kanaat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişiler, çekişmeli taşınmazda bulunan zeytin ağaçlarının davacı tarafından dikildiğini, bakımlarının da onun tarafından yapıldığını ve taşınmazın yaklaşık 40 yıldır davacının kullanımında olduğunu ifade etmişler, keşif sonrası düzenlenen uzman bilirkişi raporlarında da, çekişmeli taşınmazın 1958 ve 1976 yıllarında çekilen hava fotoğraflarının incelenmesinde taşınmazın zeytinlik vasfında olduğunun anlaşıldığı, üzerinde 35-40 yaşını aşkın zeytin ağaçlarının bulunduğu ve taşınmazın imar-ihyasının dava tarihinden 40 yıl kadar önce tamamlandığı belirtilmiştir.
Hal böyle olunca; dosya kapsamına göre, çekişmeli taşınmaz üzerinde davacının ekonomik amacına uygun zilyetliğinin bulunduğu ve lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap koşullarının oluştuğu anlaşıldığından, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde davanın reddi yönünde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.