Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2018/3616 E. 2021/1169 K. 15.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3616
KARAR NO : 2021/1169
KARAR TARİHİ : 15.02.2021

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Davacı …,… İlçesi Bozçalı Köyü çalışma alanında bulunan ve 1952 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında 6360 sayılı Yasa uyarınca Bismil Belediyesi Başkanlığı davaya dahil edilmiştir. Mahkemece, usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddelerine dayalı, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, nehir yatağı vasfıyla tescil harici bırakılan çekişmeli taşınmazın, yörede dava tarihinden sonra Kadastro Kanunu’nun 22/A maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 101 ada 1 parsel numarasıyla tapuya tescil edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, dava konusu taşınmazın, kadastro sırasında tescil harici bırakıldıktan sonra, yörede yapılan yenileme kadastrosu çalışmaları sonucunda, davacılar adına kayıtlı eski 94 parsel, yeni 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın sınırları içerisinde tapuya tescil edildiği, bilahare tescil harici bırakılan yerlerde yenileme çalışması yapılamayacağı gerekçesiyle Kadastro Müdürlüğü tarafından, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca resen yapılan düzeltme işlemi sonucunda yeniden tescil harici bırakıldığı anlaşılmaktadır. Ne var ki Mahkemece, dava konusu taşınmazın yeniden tescil harici bırakılması işlemine esas düzeltme kararının kesinleşip kesinleşmediği, bu anlamda düzeltme kararına karşı dava açılıp açılmadığı sorulup saptanmamış, dava açılmış ise dava dosyasının sonucu araştırılarak eldeki davanın akıbeti yönünden etkisi tartışılmamıştır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, Kadastro Müdürlüğü tarafından yapılan dava konusu taşınmazın yeniden tescil harici bırakılmasına ilişkin düzeltme işlemi, haritası ve tüm ekleri celp edilmeli, ayrıca Kadastro Müdürlüğünden söz konusu düzeltme işlemine karşı süresi içerisinde dava açılıp açılmadığı sorularak, dava açılmış ise ilgili dava dosyası getirtilip incelenmeli, böylelikle düzeltme işleminin kesinleşip kesinleşmediği belirlenmeli, düzeltme işlemi kesinleşmiş ise işin esasına girilerek, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yargılama yapılıp sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.