YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2514
KARAR NO : 2018/5642
KARAR TARİHİ : 10.10.2018
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
KATILAN DAVACILAR: … VE MÜŞTEREKLERİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kapukargın Köyü çalışma alanında bulunan 146 ada 33 parsel sayılı 9.829,45 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, Hazine’nin açtığı tescil davası neticesinde, 2005 yılında kesinleşen .. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 24.01.2001 tarih, 2001/119 Esas ve 2002/6 Karar sayılı ilamı ile 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçede belirtilmek suretiyle “ham toprak” vasfı ile Hazine adına hükmen tescil edilmiştir. 2010 yılında yapılan kullanım kadastrosu neticesinde tapu kütüğünün beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi yazılmıştır. Davacı Fahri .. taşınmazın bir bölümünün kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında … ve müşterekleri taşınmazın kendi fiili kullanımlarında bulunduğu iddiası ile davaya katılmıştır. Mahkemece, katılan davacılar yönünden dava dosyası tefrik edilerek yapılan yargılama sonunda katılan davacıların davasının kabulüne, çekişmeli 146 ada 33 parsel sayılı taşınmazın 23.10.2013 havale tarihli teknik bilirkişiler tarafından düzenlenen raporda (D) harfi ile gösterilen 3.622,75 metrekarelik bölümünde kullanıcının, .. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1990/182-1991/12 Esas, Karar sayılı ve .. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2005/99-2005/95 Esas, Karar sayılı veraset ilamlarında gösterilen paylar miktarında … mirasçıları olan davacılar olduğunun tespiti ile bu hususun tapu kütüğünün beyanlar hanesine tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir
Mahkemece, katılan davacıların çekişmeli 146 ada 33 parsel sayılı taşınmazın 23.10.2013 havale tarihli teknik bilirkişiler tarafından düzenlenen raporda (D) harfi ile gösterilen 3.622,75 metrekarelik bölümünde kullanıcı oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Çekişmeli 146 ada 33 parsel sayılı 9.829,45 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, ilk kez Hazine’nin açtığı tescil davası neticesinde Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Tescile dayanak .. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 24.01.2001 tarih, 2001/119 Esas ve 2002/6 Karar sayılı ilamı ile Hazine adına tescil kararı verilirken, 03.06.1999 havale tarihli raporda “1” numara ile gösterilen 2.800,00 metrekarelik bölüm ve “2” numara gösterilen 6.000,00 metrekarelik bölümün birleştirilmek suretiyle tesciline hükmedilmiş ve her iki bölüm bir bütün olarak 146 ada 33 parsel numarası ile tescil edilmiştir. Dosyası tefrik edilen davacı Fahri .., dava açarken çekişmeli taşınmazın tapuya tesciline esas 03.06.1999 havale tarihli krokili rapora atıf yaparak, söz konusu raporda “2” numarası ile gösterilen 6.000,00 metrekarelik bölümde lehine kullanıcı şerhi verilmesini istemiştir. Davacı Fahri .., çekişmeli taşınmazın 03.06.1999 havale tarihli krokili raporda “1” numara ile gösterilen bölümüne ilişkin olarak dava açmadığından, 03.06.1999 havale tarihli raporda 1 numara ile eldeki dosyada ise bu bölüme isabet eden ve 23.10.2013 havale tarihli hükme esas fen bilirkişisi raporunda (D) harfi ile gösterilen bölüm dava konusu değildir. 6100 sayılı HMK’nın 65.maddesinde; bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişinin hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda; çekişmeli taşınmazın, 03.06.1999 havale tarihli raporda 1 numara ile eldeki dosyada ise bu bölüme isabet eden ve 23.10.2013 havale tarihli hükme esas fen bilirkişisi raporunda (D) harfi ile gösterilen bölümü dava konusu olmadığından ve dolayısı ile bu bölüm yönünden davaya katılmak suretiyle hak talep edilemeyeceğinden katılan davacıların davasının reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile lehlerine kullanıcı şerhi verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 10.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.