Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2018/2224 E. 2021/1422 K. 19.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2224
KARAR NO : 2021/1422
KARAR TARİHİ : 19.02.2021

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Yargıtay bozma ilamında özetle; “… ile Aladağ Belediye Başkanlığının da davada taraf olmasının sağlanması; bundan sonra dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları incelenip üçlü ziraat mühendisi kurulu aracılığı ile yeniden keşif yapılması, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmesi, ziraat bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazların eğimi, niteliği, toprak yapısı, bitki örtüsü, taşınmazın imar-ihyasının hangi tarihte başlanıp tamamlandığı, ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü ve kullanım durumunu kesin olarak belirlemesi bundan sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, …,… Köyü’nde yer alan, Fen Bilirkişisi … ve Harita Mühendisi Hilmi Müftüoğlu’nun 21.06.2017 havale tarihli raporunda kırmızı renkte (A) harfiyle gösterilen 7.255,43 metrekare yüzölçümlü tescil harici yerin, aynı adanın son parsel numarası verilerek, tarla vasfıyla davacı … mirasçıları adına mirasçılık hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline, Kabasakal Köy Tüzel Kişiliği ve Tapu Müdürlüğü yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde, davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Taşınmazın zilyetlikle kazanılabilmesi için, öncelikle zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olması, bundan sonra da 3402 sayılı Yasa’nın 14 ve 17. maddeleri uyarınca, emek ve para harcanmak suretiyle imar-ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilmesi ve bu işlemlerin tamamlanmasından sonra kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi zorunludur. Somut olayda, ziraat ve jeolog bilirkişi tarafından hazırlanan raporlara ekli fotoğraflardan da taşınmazın imar-ihyaya muhtaç yerlerden olduğu, taşınmaz bölümü üzerinde herhangi bir tarımsal faaliyette bulunulmadığı ve bu haliyle
taşınmazda imar-ihya işlemlerinin tamamlanmadığı anlaşılmakta olup, Mahkemece, sadece mahalli bilirkişi ve tanıkların soyut beyanları nazara alınarak kabul kararı verilmesi isabetsizdir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde, davacı lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.