Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2017/598 E. 2020/5293 K. 16.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/598
KARAR NO : 2020/5293
KARAR TARİHİ : 16.11.2020

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “çekişmeli taşınmazlar hakkında dosyaya sunulan ilamlara ait dava dosyalarının Kadastro ve Asliye Hukuk Mahkemelerinden tekrar sorulması, bulunamama nedenlerinin tutanak altına alınması, bu hususta esas ve karar defterlerinin dikkatlice incelenmesi, Tapu ve Kadastro Müdürlüklerine tescil işlemleri için dava dosyalarının gönderilip gönderilmediğinin sorulması, tüm bu işlemler yerine getirildikten sonra dava dosyalarının bulunması ve verilen kararların kesinleştiğinin anlaşılması halinde Kadastro Mahkemesince verilen görevsizlik kararında ve Asliye Hukuk Mahkemesince 1314 ve 1322 parsel sayılı taşınmazlar hakkında oluşturulan tescil hükmünde bir isabetsizlik bulunmadığının kabulü gerekeceğinin düşünülmesi, 1335 parsel sayılı taşınmazın askı ilan cetveline göre … oğlu … adına tespit edildiği halde, davada taraf olmadığının anlaşılmasına göre, 6100 sayılı HMK’nın 124. maddesi uyarınca taraf haline getirilmeden 1335 parsel sayılı taşınmazın esası hakkında hüküm kurulmasının usule uygun olmadığı, diğer yandan tüm araştırmalara rağmen dava dosyalarının bulunamaması ve ilamların kesinleşmediğinin anlaşılması halinde, çekişmeli taşınmazlar hakkındaki tespit tutanaklarının kesinleştiği kabul edilemeyeceğinden Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya bakmakta görevsiz olup, Kadastro Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi, Kadastro Mahkemesince yapılacak yargılama sırasında da 1335 parsel sayılı taşınmaz yönüyle … oğlu … davaya dahil edilerek tüm taşınmazlar hakkında tescil hükmü kurulması” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 1314 ve 1322 parsel sayılı taşınmazların tespit maliki … kızı …’ın … 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/1925 Esas, 2006/1876 Karar sayılı veraset ilamında gösterilen hisseleri oranında mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, çekişmeli 1335 parsel sayılı taşınmaz 81 pay kabul edilerek; 15 payın …, 15 payın …, 10 payın …, 10 payın …, 10 payın …, 3 payın …, 9 payın … adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı … vekilinin dava konusu 1314 ve 1322 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükme yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2) Davalı … vekilinin, dava konusu 1335 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 297/2 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 1. maddeleri gereğince; hükmün, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ve infazı kabil olması gerektiği halde, Mahkemece, 1335 parsel sayılı taşınmazın tamamı 81 pay kabul edildiği halde 72 pay hakkında hüküm kurulmuştur. Bu haliyle hükümde dağıtılan pay ile payda birbirini tutmamakta olup, açıkta kalan payların akıbeti de açıklanmamıştır. Açıklanan bu şekliyle hükmün infazı mümkün bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece infazı kabil hüküm kurulmaması usul ve yasa aykırı olduğundan, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.11.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.