Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2017/5401 E. 2017/8224 K. 29.11.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/5401
KARAR NO : 2017/8224
KARAR TARİHİ : 29.11.2017

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında … Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda davacı … adına kayıtlı bulunan eski 72 parsel sayılı 28.700,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 119 ada 95 parsel numarasıyla ve 45.394,55 metrekare yüzölçümlü olarak; davalılar … ve müşterekleri adına tapuda kayıtlı bulunan eski 74 parsel sayılı 11.000,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, 119 ada 94 parsel numarasıyla ve 15.800,00 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı …, uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın sınırının yanlış belirlendiği ve yanlışlığın davalılara ait 119 ada 94 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu 119 ada 95 nolu parselin, yüzölçümü ve sınırlarının düzeltilmiş olarak uygulama paftasında olduğu gibi tapu kütüğüne aynen aktarılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı …, çekişmeli eski 72 parsel (yeni 119 ada 95 parsel) sayılı taşınmazın uygulama kadastrosu sırasında sınırının yanlış belirlendiğini ve yanlışlığın davalılar … ve müştereklerine ait eski 74 parsel (yeni 119 ada 94 parsel) sayılı taşınmazdan kaynaklandığını ileri sürerek askı ilan süresi içerisinde … Kadastro Mahkemesi’ne dava açmış, mahkemece, yapılan yargılama sonucunda 16.7.2014 tarih, 2014/7 Esas, 2014/72 Karar sayılı karar ile; “davacının ilk duruşma oturumuna kadar dava sebep ve delillerini dilekçe ile ya da ilk oturuma gelmek suretiyle bildirmediği” gerekçesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 28. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, anılan karar 22.12.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Aynı davacı bu defa, … Kadastro Mahkemesi’nin temyize konu iş bu dosyasında aynı iddia ve sebebe dayanarak eski 74 parsel sayılı taşınmaz maliklerini hasım göstererek 03.09.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, askı ilan süresi içerisinde davanın açılmadığı ve aynı mahkemenin 2014/7 Esas, 2014/72 Karar sayılı kararının taraflar arasında kesin hüküm oluşturduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, mahkemenin değerlendirmesi dosya kapsamına uygun düşmediği gibi usul ve yasaya da aykırıdır. Daha önce davacı tarafından, Kadastro Mahkemesi’nin 2014/7 Esas, 2014/72 Karar sayılı dosyasında açılan dava sonucunda verilen karar, esasa ilişkin olmayıp, usule ilişkin olduğundan, temyize konu iş bu dosya yönünden kesin hüküm oluşturmaz. Öte yandan, Kadastro Mahkemesinin görev ve yetkisi, her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günden başlayıp taşınmaza ait tutanak hakkında askı ilan süresi içerisinde bir dava açılmış ise bu dava kesinleşinceye kadar açılacak davalara bakma görevi de askı ilan süresinde açılmamış olsa dahi tutanak henüz kesinleşmediğinden Kadastro Mahkemesine aittir ve görev hususu yargılamanın her safhasında re’sen gözetilmesi gereken hususlardandır. Hal böyle olunca; eldeki davanın açıldığı tarihte çekişmeli taşınmazlara ait tutanaklar kesinleşmediğine göre, mahkemece, işin esasına girilerek, tarafların delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 29.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.