Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2017/4268 E. 2018/42 K. 16.01.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4268
KARAR NO : 2018/42
KARAR TARİHİ : 16.01.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen 21.06.2016 gün ve saatte temyiz eden … geldi. Aleyhine temyiz istenilen taraftan gelen olmadı. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirilip, süresinde yapılan inceleme sonucu verilen geri çevirme kararı ile istenilen belgeler de getirtilip dosyasına konulduktan sonra yeniden inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda … Köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 8, 152 ada 2, 3, 166 ada 87, 167 ada 3 parsel sayılı 21.695.03, 40.181.57, 21.113.86, 18.356.34 ve 44.320,02 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalı …, davalı …, bir kısım davalıların miras bırakanı … ve davacılar adına vergi kaydına ve miras yoluyla gelen hakka dayalı olarak tespit ve tescil edilmiş, davacılardan …’ın taşınmazlardaki payı satışla davacı kardeşlerinden …’a intikal etmiştir. Davacılar, taşınmazların kök muris …’dan geldiği gerekçesiyle tüm taraflar adına tespit ve tescil edildiğini, aslında bizzat kök murisin oğlu ve kendi babaları olan Hacı İsmail tarafından imar ve ihya edilmek suretiyle tarla haline getirildiğini hatta 166 ada 87 parsel sayılı taşınmaz içindeki 2 adet ahşap evin de kendi murisleri tarafından yapıldığını öne sürerek davalılar adına kayıtlı payların iptali ve kendi adlarına payları oranında tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin diğer taşınmazlar ve 166 ada 87 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacılar dava dilekçesinde, çekişmeli 166 ada 87 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 2 adet ahşap evin kendi murisleri … tarafından yaptırıldığını öne sürmüşlerdir. Taşınmazın kadastro sırasında iki ahşap ev ve tarla niteliğiyle tespit gördüğü dikkate alındığında üzerindeki evlerin tespitten önce yapıldığı kuşkusuzdur. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 19/2. maddesinde “taşınmaz üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise; bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın veya kütüğün beyanlar hanesinde gösterileceği” hükme bağlanmıştır. Ne var ki; mahkemece çekişmeli 166 ada 87 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan bu evlerin kök muristen mi kaldığı, yoksa davacıların murisi tarafından mı yaptırıldığı hususunda anılan madde kapsamında inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır. Hal böyle olunca; mahkemece 166 ada 87 parsel sayılı taşınmaz başında yeniden keşif yapılarak üzerinde bulunan evlerin kim ya da kimler tarafından yapıldığı, kimin kullanımında olduğunun tereddütsüz olarak belirlenmesi, muristen kalmadığının ve davacıların murisi tarafından yaptırıldığının anlaşılması halinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 19/2. maddesi gereği tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine dair hüküm tesis edilmesi gerekirken, bu hususa değinilmemesi isabetsiz olduğu gibi çekişmeli tüm taşınmazların 1/4 payının zaten davacı tarafa ait olduğu, davanın konusunun, diğer 3/4 paya ilişkin tapu iptali ve tescili istemine ilişkin olduğu başka bir anlatımla dava değerinin taşınmazların toplam değerinin 3/4’üne tekabül eden değer üzerinden hesap edilmesi ve kendilerini vekille temsil ettiren davalılar …’nın da kendilerine düşen miras payı oranında hesaplanacak nispi vekalet ücretinin takdir edilmesi gerekirken taşınmazların toplam değeri üzerinden ve kendilerini vekille temsil ettirmeyen davalılara düşen miras payları da hesaba katılarak kendilerini vekille temsil ettiren davalılara fazladan vekalet ücreti takdir edilmesi dahi isabetsiz olup davacılar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.350,00 TL vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunan davalılardan alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davacılara verilmesine,
peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine,
16.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.