YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3136
KARAR NO : 2020/5920
KARAR TARİHİ : 30.11.2020
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …, … İlçesi …Köyü çalışma alanında bulunan ve 2008 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın kendisinin de hissedar olduğu 101 ada 32 parsel sayılı taşınmaza dahil olduğu iddiasıyla, çekişmeli alanın 101 ada 32 parsel sayılı taşınmaza eklenerek hissedarları adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında 101 ada 32 parsel sayılı taşınmaz maliklerinden bir kısmı davaya muvafakat ettiklerini bildirmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda taşınmazın diğer hissedarlarının davaya muvafakatlerinin sağlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. TMK’nın 713/3. maddesi uyarınca, bu nitelikteki davalarda Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine birlikte husumet yöneltilmesi zorunludur. Yasal hasım konumundaki tüzel kişiler davaya dahil edilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması mümkün değildir. Somut olayda dava, Hazine ve …’na husumet yöneltilerek açılmıştır. Ne var ki; karar tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun’un 1. maddesi gereğince çekişmeli taşınmaz bölümünün bulunduğu Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’nin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmesi nedeniyle, tescil davalarında ilgili kamu tüzel kişisi olarak yasal hasım sıfatını kazanan … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın da davada yer alması gerektiği Mahkemece gözden kaçırılmıştır. Bu nedenle davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Oysaki, taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına girilmesi hukuken mümkün bulunmamaktadır.
Öte yandan; Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümünün davacının paydaşı olduğu 101 ada 32 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tescil talep edildiğinden, 101 ada 32 parsel sayılı taşınmazın hissedarlarının bir kısmının davaya olurlarının alınmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, davacı tarafa sonuçları hatırlatılarak 101 ada 32 parsel sayılı taşınmaz maliklerinin davaya muvafakatinin sağlanması yönünde kesin süre verilmeksizin davanın reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmemektedir.
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle davacıya, davasını yasal hasım konumunda bulunan … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yönelterek taraf teşkilini sağlaması hususunda süre ve imkan tanınmalı, bu şekilde taraf teşkilinin sağlanması halinde anılan belediyeden savunma ve delilleri sorulup saptanmalı, bildirdiği takdirde delilleri toplanmalı, bundan sonra çekişmeli taşınmazın davacının paydaşı olduğu 101 ada 32 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tescil talep edildiğinden, davacı tarafa, bu parselin davaya muvafakatleri sağlanmayan paydaşlarının yöntemince davaya katılımlarının sağlanması hususunda, daha önce süre verilmiş olması da dikkate alınarak, sonuçları anlatılmak suretiyle yöntemine uygun şekilde kesin süre verilmeli, kesin süre içerisinde diğer paydaşların davaya muvafakatlerinin sağlanması suretiyle aktif dava ehliyetindeki eksikliğin giderilmesi halinde işin esasına girilerek toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.