Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2017/2889 E. 2021/1651 K. 25.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2889
KARAR NO : 2021/1651
KARAR TARİHİ : 25.02.2021

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Kadastro sonucu, … İlçesi …Köyü çalışma alanında bulunan 115 ada …,… parsel sayılı sırasıyla 278.07, 938.47, 230,74 ve 1.685,89 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan; 115 ada 2 parsel sayılı taşınmaz, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle … adına; 115 ada 3 parsel sayılı taşınmaz hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, 115 ada 5 parsel sayılı taşınmaz, tapu kaydı, ifraz ve hibe nedeniyle … adına; 115 ada 6 parsel sayılı taşınmaz ise, tapu kaydı, ifraz ve hibe nedeniyle … adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı …, çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak, taşınmazların tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ile bu payların adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, çekişmeli 115 ada 2, 3 ve 5 parsel sayılı taşınmazlara yönelik olarak yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Dava konusu 115 ada 6 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, çekişmeli taşınmazın muris …’den intikal ettiği husususunda bir uyuşmazlığın bulunmadığı, mahalli bilirkişi ve tanıkların beyanlarına göre de, murisin sağlığında taşınmazlarını mirasçıları arasında paylaştırmadığı, ancak murisin vefatından sonra muristen intikal eden tüm taşınmazların mirasçıları arasında taksim edildiği, davacının da bu taksime muvafakat gösterdiği, davalı tanığı olarak beyanda bulunan tarafların annesi …’in de bu taksimi doğruladığı, dolayısı ile davacının davasını ispat edemediği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Davacı …, çekişmeli taşınmazların müşterek muris …’den intikal ettiğini ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediğini öne sürerek dava açmış, davalı … ise, 05.02.2016 tarihli dilekçesi ile taşınmazın müşterek muristen kaldığını, davacının da miras payı oranında hak sahibi olduğunu belirterek açılan davayı kabul ettiğini beyan etmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 308 ve devamı maddelerine göre kabul, davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurmakta olduğuna göre, davalının kabul beyanı yönünden bir değerlendirme yapılması gerektiği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; Mahkemece, çekişmeli taşınmaz davalı … adına kayıtlı olmakla birlikte, Görele Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 17.3.2014 tarihinde kesinleşen 2012/29 Esas, 2012/368 Karar sayılı ilamı ile taşınmazın 1/4 payının … adına tesciline karar verildiği hususu da göz önüne alınmak suretiyle davalı …’in kabul yönündeki beyanı tartışılıp, değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözardı edilerek karar verilmiş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.