YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/9475
KARAR NO : 2019/3350
KARAR TARİHİ : 06.05.2019
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …, … İli Merkez … Beldesi … Mevkiinde çalışma alanında bulunan ve 1965 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşlık olarak tespit harici bırakılan çekişmeli taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisine ait 30.05.2013 tarihli rapora ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 335 metrekarelik ve (B) harfi ile gösterilen 2.332,90 metrekarelik alanın davacı adına hükmen tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm davalı … vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK’nın 713. maddesi gereğince tapusuz gayrimenkulün tescili istemine ilişkin olup, mahkemece fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen taşınmazlar üzerinde davacı yararına zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
Şöyle ki, mahallinde icra edilen keşif sonucu düzenlenenen ve hükme esas alınan ziraat bilirkişi raporu eksik ve yetersiz olup, incelemesi yapılan 1985 yılı ve 1999 yılına ait hava fotoğrafları değerlendirilmesi sonucu alınan rapor ile çelişmiş, ancak mahkemece bu çelişki husus giderilmeden, davacı lehine Kadastro Kanunu’nun 14. maddesindeki şartlar oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Bu şekilde eksik ve yetersiz incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin en az 3 adet stereoskopik hava fotoğrafı ile temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından getirtilmeli, dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Mahallinde yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan; çekişmeli taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp tamamlandığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişiden keşfi takibe elverişli, dava konusu taşınmazı komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor alınmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan taşınmazların toprak yapısı ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini, taşınmazın zeminin ne şekilde kullanıldığı, üzerindeki ağaçların dikim ve aşı yaşları, imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş renkli fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisinden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde çekişmeli taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazlarda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile taşınmazlarda sürdürülen zilyetliğin başlangıcı, şekli ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla ölçekleri eşitlenmek suretiyle uydu ve hava fotoğraflarına aktarılmalı, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı … vekili ve davalı … Belediyesi vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı Belediyeye iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.