Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/6633 E. 2019/2330 K. 02.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6633
KARAR NO : 2019/2330
KARAR TARİHİ : 02.04.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “taşınmaz başında yeniden keşif yapılmak suretiyle tescil konusu yerin nasıl imar ve ihya edildiği, imar-ihyanın başlama ve bitiş tarihleri, bu olgunun tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar kazanma süresinin geçip geçmediğinin bilirkişi ve tanıklardan ayrıntılı olarak sorulup belirlenmesi, beyanlar arasında aykırılık çıktığı takdirde giderilmesine çalışılması, ziraat mühendisi, … fen elemanı, jeodezi veya fotogrametri mühendisinden oluşacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifetiyle dava tarihine göre 20-25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının getirtilip stereoskop aletiyle inceleme yapılması, taşınmazın niteliğinin ve kullanım süresinin ne zaman başladığının belirlenmesine çalışılması, tespit dışı bırakılma nedeni dikkate alınarak … Kanunu’nun 17. maddesindeki tüm koşulların yerine getirilip getirilmediğinin araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisi … …ve harita mühendisi … tarafından tanzim edilen 21.04.2014 tarihli krokili raporunda (G1) harfi ile gösterilen 28.769,06 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın tarla vasfıyla eşit paylarla davacılar …, … ve … (Doğan) adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı … temsilcisi ve dahili davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemenin önceki 18.11.2009 tarih ve 2005/436 Esas, 2009/400 Karar sayılı kararı ile davacılar vekilinin (F), (G2) ve (G3) harfleriyle gösterilen bölümlere yönelik temyiz itirazları, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 02.12.2010 tarih 2010/2349 Esas, 2010/5784 Karar sayılı kararı ile reddedilmiş ve sözü edilen karar davacılar aleyhine kesinleşmiştir. Önceki hükümle davacılar hakkında verilen karar kesinleştiğine ve incelemeye konu hükümle de davacılar aleyhine yeni bir hukuksal durum yaratılmadığına göre, kendileri yönünden kesinleşen hükmü temyizde hukuki yararı bulunmayan davacılar vekilinin temyiz inceleme isteminin REDDİNE,
2- Davalı … temsilcisi ile dahili davalı …’nın temyiz itirazlarının incelemesine gelince; Dava, TMK’nın 713/1 ve 3402 sayılı … Kanunu’nun 14. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz, 1976 yılında yapılan … çalışmaları sırasında tapulama harici bırakılan yerlerdendir. Davacı taraf, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuki nedenlerine dayanarak tescil isteğinde bulunmuştur. 4721 sayılı TMK’nın 713/3. maddesi gereğince tescil davalarında … yanında ilgili kamu tüzel kişiliklerine de husumet yöneltilmesi gerekmektedir. Yargılama sırasında, … yanında … davaya dahil olmakla birlikte hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun uyarınca … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın da ilgili kamu tüzel kişisi olarak davaya dahil edilmesi gerektiği gözden kaçırılmıştır. Bu nedenle taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Taraf teşkilinin sağlanması dava şartı olup, bu koşul yerine getirilmeden işin esasına girilemez. Hal böyle olunca, 6360 sayılı Kanun uyarınca … İli’nin mülki sınırlarının Büyükşehir Belediyesi sınırı olarak belirlendiği, Büyükşehir sınırlarındaki köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliklerinin sona erdiği dikkate alınarak … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeli, taraf teşkilinin sağlanması halinde dahili davalıdan savunma ve delilleri sorulmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, taraf teşkili sağlanmadan esasa girilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle sair yönler incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden dahili davalı …’na iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.