Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/6532 E. 2019/988 K. 13.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6532
KARAR NO : 2019/988
KARAR TARİHİ : 13.02.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …, … İlçesi, … Köyü çalışma alanında bulunan ve 2008 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında paftasında yol olarak gösterilen taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle davalı … aleyhine dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir
Dava, 4721 sayılı TMK’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. TMK’nın 713/3. maddesi uyarınca, bu nitelikteki davalarda Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine husumet yöneltilmesi zorunludur. Yasal hasım konumundaki tüzel kişiler davaya dahil edilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması mümkün değildir. Somut olayda dava, …’na karşı açılmıştır. Ne var ki; karar tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun’un 1. maddesi gereğince çekişmeli taşınmaz bölümünün bulunduğu … Büyükşehir Belediyesi’nin sınırları il mülki sınırları olarak belirlendiği halde … Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve yasal hasım konumundaki Hazine davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmamıştır. Taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu şart sağlanmadan davanın esasına girilemez.
Hal böyle olunca, mahkemece Hazine ve … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeli, taraf teşkilinin sağlanması halinde, dahili davalılara davaya ilişkin savunmalarını ve delillerini sunmaları bakımından imkan tanınmalı, bundan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Öte yandan, tescil davalarında TMK’nın 713/4. ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli yerel ve gazete ilanlarının yöntemine uygun bir biçimde yapılması, ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi gerekir. Mahkemece, sözü edilen yasal ilanların yapılmamış olması da isabetsiz olup, temyiz itirazları anılan sebeplerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,13.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.