Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/5358 E. 2019/1233 K. 20.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5358
KARAR NO : 2019/1233
KARAR TARİHİ : 20.02.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Karacabey İlçesi Bayramdere Köyü çalışma alanında bulunan 1041 parsel sayılı 207.02 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tutanağın edinme sebebinde orman sınırı dışına çıkarıldığı ifade edilerek beyanlar hanesinde; 1987 yılından beri …’ın kullanımında bulunduğu şerh verilmek suretiyle bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, hükmen 50.77 metrekarelik kısmının orman vasfıyla Hazine adına tesciline, 156.25 metrekarelik iş bu dava konusu kısmın aynı parsel numarası ile tespit gibi Hazine adına tesciline, kullanıcı şerhinin iptaliyle taşımazın … kullanımında olduğunun şerhine karar verilmiş ve 20.07.1992 tarihinde kesinleşerek tescil edilmiştir. 2009 yılında 3402 sayılı Yasa’nın Ek-4. maddesi uyarınca kullanım kadastrosuna esas olmak üzere düzenlenen güncelleme listesi ile; taşınmazın kullanıcısı … olarak belirlenmiş ve tapuya şerh verilmiş, bu nedenle 19.06.2012 tarih, 8460 yevmiye sayılı işlemle … adına olan şerh tapudan terkin edilmiştir. Davacı …, çekişmeli taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasıyla dava açmıştır. Yargılama sırasında davalı …’ın, taşınmazın 6292 sayılı Yasa gereğince …’e satışına ve adına tesciline dair noter tarafından düzenlenen muvafakatnamesi nedeniyle … davaya dahil edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, çekişmeli 1041 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında bulunan kullanıcı şerhine ilişkin 19.06.2012 tarih, 8460 yevmiye sayılı terkin işleminin iptali ile kaydın eski hale getirilmesine, kullanıcı şerhinin iptaline ilişkin talep konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmü temyiz yetkisi, temyizde hukuki yararı bulunmak koşulu ile davanın taraflarına aittir. Her ne kadar yargılama sırasında … davalı sıfatıyla davaya dahil edilmiş ise de, 3402 sayılı Yasa’nın Ek-4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosuna ilişkin davalarda davalı sıfatı Hazine ile lehine kullanıcı şerhi bulunan kişiye ait olup, somut olayda şerh sahibi …’ın, çekişmeli taşınmazın 6292 sayılı Yasa gereğince …’e satışına ilişkin olarak muvafakatname vermiş olması, tapunun beyanlar hanesinde lehine şerh bulunmayan …’e taraf sıfatı kazandırmayacağından, temyiz talebinde bulunan …’in temyiz inceleme isteminin REDDİNE, 20.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.