Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/3207 E. 2018/6108 K. 22.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3207
KARAR NO : 2018/6108
KARAR TARİHİ : 22.10.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu .. İlçesi Yeldeğirmeni Köyü çalışma alanında bulunan 129 ada 9, 12 ve 13 parsel sayılı, sırasıyla 9.948.19, 2.615,01 ve 9.075,61 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle … adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı …, çekişmeli taşınmazların köy tüzel kişiliğine ait olduğu iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Davalı cevap dilekçesinde tapu kaydına ve miras yolu ile gelen hakka dayanmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli 129 ada 9, 12 ve 13 parsel sayılı taşınmazların … adına olan tapu kayıtlarının iptali ile mera vasfıyla sınırlandırılarak özel sicile kaydına karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu 129 ada 9, 12 ve 13 parsel sayılı taşınmazların davalı tarafın dayandığı tapu kayıtlarının kapsamı dışında kaldığı ve mera niteliğinde olduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiştir. Davalı tarafça dayanılan tapu kaydının dava konusu taşınmaza aidiyeti bilinemediğine ve davalı taraf başkaca tanık dinletmeyeceğini belirttiğine göre mahkemece tapu kaydına değer verilmemesinde isabetsizlik yok ise de, taşınmazın niteliği ve zilyetlik yönünden yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, taşınmazların niteliği ile ilgili olarak usulüne uygun mer’a araştırması yapılmadığı gibi taşınmazın niteliğini ve kullanım süresini en iyi belirleme yöntemi olan hava fotoğraflarından yararlanılmamış, ziraatçı bilirkişinin taşınmazların niteliğini ve komşu mera parseli ile arasında ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığını ortaya koymayan raporuyla yetinilmiştir.
Hal böyle olunca; öncelikle çekişmeli taşınmazlara ait tespitten geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları getirtilerek dosya keşfe hazır hale getirilmelidir. Daha sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile teknik fen bilirkişisi hazır olduğu halde keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında mahalli bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların bölümlerinin kim tarafından, hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı, taşınmazların öncesinin mera olup olmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, taşınmazların görüntüsü ve komşu mera parseli ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarındaki hakim gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir harita düzenlettirilmeli, 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarının da yer aldığı, taşınmazları komşu parsellerle birlikte ele alan, mera ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığını ve taşınmazın öncesini ve mevcut niteliğini açıklayan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, hava fotoğrafları jeodezi ve fotogrametri uzmanına tevdi edilerek taşınmazların geçmişteki niteliği, sınırları ve mera ile ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı hususlarında rapor alınmalı, taşınmazların öncesinin mera olmadığının anlaşılması halinde, köye ait tarla olmadığı da anlaşıldığına göre, köy tüzel kişiliğinin zilyetlik koşullarının davalı lehine gerçekleşmediği iddiasına dayanarak dava açma yetkisi bulunmadığı göz önüne alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece; bu hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsi olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 22.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.