Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/2603 E. 2018/7003 K. 26.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2603
KARAR NO : 2018/7003
KARAR TARİHİ : 26.11.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın karar için yeterli bulunmadığı belirtilerek tespit dayanağı 16.3.1987 tarih 1 sıra numaralı tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tesis ve tedavülleri ile birlikte, varsa haritası ve çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleri ile dayanağı olan belgelerin getirtilmesi, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri huzuruyla yeniden keşif icra edilmesi, keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından; dayanak tapu kaydının hudutlarını zeminde tek tek göstermelerinin istenilmesi, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanması, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutların haritasında işaret ettirilmesi, bilirkişi ve tanık sözlerinin komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmesi, taşınmaz tapu kayıt kapsamında kalıyor ise tapu kayıt malikleri arasında tarafların ortak miras bırakanı … …’ın da bulunması halinde ise … … mirasçıları arasında taşınmazın taksim edilip edilmediği; taksimen davacının miras bırakanı … evladı İsmail …’a mı yoksa … evladı … …’a mı kaldığının etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmesi, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gereğine ve fen bilirkişi raporunda (E) harfi ile gösterilen ve yol olarak terkin edilen taşınmaz bölümü hakkında dava dilekçesinde bir talep olmadığı halde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğuna” değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne; 3073 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin 09.10.2015 havale tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 190,34 metrekare yüzölçümündeki kısmının tapu kaydının iptali ile son parsel numarası verilmek suretiyle miras payları oranında davacının miras bırakanı İsmail … mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, fen bilirkişisi raporunda (B), (C) ve (E) harfleriyle gösterilen taşınmazlara yönelik davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Mahkemece, bozma ilamına uyulmuş ve tapu kaydının kapsamı doğru olarak belirlenmiş olmakla beraber, keşif sırasında mahalli bilirkişilerin soyut ve yetersiz beyanları ile yetinilmiş, taşınmazın hangi kısmının kime düştüğü ve kim tarafından ne zamandan beri kullanıldığı belirlenmemiş, mahalli bilirkişilerin beyanları ile fen bilirkişi raporunun irtibatı sağlanmadığı halde bu rapora dayalı olarak karar verilmiş olması nedeniyle bozma gereklerinin tam olarak yerine getirildiğinden söz edilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve fen bilirkişisi huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak olan keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan öncesi tarafların müşterek murisi … …’a ait olduğu belirtilen taşınmazın taksim edilip edilmediği, taksime konu olmuşsa taşınmazın hangi bölümünün kime düştüğü, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, halen kimin zilyetliğinde olduğu maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; taksim ve zilyetlik durumu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde aydınlatılmalı, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 26.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.