Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/2011 E. 2018/7106 K. 27.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2011
KARAR NO : 2018/7106
KARAR TARİHİ : 27.11.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …, … İlçesi … Köyü çalışma alanında bulunan ve … sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisi…’ın 12.06.2014 tarihli krokili raporunda kırmızı renkli taralı olarak gösterilen 63,63 metrekarelik taşınmazın davacı adına kayıtlı aynı yer ada 114 parsel 5 sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, niteliği itibariyle … çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan ve krokisinde yol olarak gösterilmekle yetinilen bölümün davacıya ait parsele eklenmek suretiyle tapuya tescili istemine ilişkindir. Mahkemece; davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Ziraat bilirkişisinden taşınmazın öncesinin ne olduğunu, taşınmazda imar-ihya işlemi yapılıp yapılmadığını, yapılmış ise imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen bilimsel verilere dayalı rapor alınmamıştır. Ayrıca ziraat bilirkişisinin raporuna eklenen fotoğraflarda çekişmeli taşınmaz bölümünün hangi bölüm olduğu fotoğraflar üzerinde işaretlenmemiş ve halen zeminde bir kısım yerin yol olduğu anlaşıldığı halde tespit gününe en yakın tarihli uydu fotoğraflarından istifade edilerek çekişmeli bölümün yol olarak kullanılıp kullanılmadığı tespit edilmemiştir. Mahkemece bilimsel verilere dayanmayan bilirkişi raporu ile soyut nitelikteki yerel bilirkişi ve tanık sözlerine itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için, çekişmeli taşınmaz bölümlerine komşu 114 ada 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazların tespit tarihi olan 2007 yılına en yakın tarihte çekilmiş yüksek çözünürlüklü uydu fotoğrafları dosya arasına getirtilmeli, sonrasında taşınmazlar başında fen ve ziraat mühendisi bilirkişiler huzuruyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından çekişmeli bölümlerin öncesinin ne olduğu, yol olarak kullanılıp kullanılmadıkları yol olarak kullanım söz konusu ise umumi yol mu olduğu yoksa davacıya ait özel yol mu olduğu, yol olarak kullanılmadıklarının anlaşılması halinde taşınmazlar üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte başladığı, zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü, kimden kime, nasıl intikal ettiği, … Kanunu’nun 14. maddesi gereğince zilyetliğin 20 yıla ulaşıp ulaşmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, taşınmazın kadim yol olup olmadığı, yol ile dava konusu edilen taşınmaz arasında tel veya çit çekilmiş veya başka bir şekilde yapay yollardan oluşturulmuş ayırıcı unsur varsa kim tarafından oluşturulduğu araştırılmalı, dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarında çelişki doğduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, ziraat bilirkişisinden çekişmeli taşınmaz bölümlerinin eğimini, niteliğini, toprak yapısını ve bitki örtüsünü kesin olarak belirleyen bilimsel verilere dayalı, sınırındaki taşınmazlarla mukayeseli, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmazın tüm sınırlarını gösterir ve çekişmeli taşınmaz bölümünün tespit harici bırakılan parselin hangi kısmında bulunduğuna ilişkin gerekli açıklamanın yapıldığı ve zeminde tel veya çit bulunması halinde bunları da gösterir fotoğraflar raporlara eklenmeli, fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir kroki ve rapor düzenlemesi istenmeli, dava konusu taşınmaz bölümü ile yol arasında kot farkı mevcut ise yan kesit krokisinin fotoğraf üzerinde gösterilmesi istenmeli, taşınmaz bölümüne bitişik yolun kadim yol olduğu belirlendiği takdirde, geniş kapsamlı harita ile kadim yol bölümü de gösterilmeli, zilyetlikle kazanma şartlarının davacı taraf lehine oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 27.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.