Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/17002 E. 2020/4335 K. 15.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17002
KARAR NO : 2020/4335
KARAR TARİHİ : 15.10.2020

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
KANUN YOLU: TEMYİZ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı … ve arkadaşları, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, …. Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılmış iken ihdasen 293 ve 299 parsel sayılı taşınmaz olarak davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tescil edilen, toplulaştırma ve ifrazlar neticesinde 121 ada 7, 8, 12 ve 13 parsel sayılarını alan taşınmazların bir bölümünün adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 24.11.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda 121 ada 7 parsel sayılı taşınmaz içerinde kalan ve (A1) harfi ile gösterilen, 121 ada 8 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (C2) harfi ile gösterilen, 121 ada 12 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (B) ve (C1) harfleri ile gösterilen ve 121 ada 13 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (A2) harfi ile gösterilen bölümlerin davalı Hazine adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına eşit paylarla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümleri üzerinde davacılar yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, harita mühendisi bilirkişi tarafından yapılmış olan dava konusu taşınmazların niteliğinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğrafı incelemesi stereoskopik olarak yapılmamış; çekişmeli taşınmaz bölümleri hava fotoğrafları üzerinde gösterilmemiş; öte yandan taşınmaz bölümleri üzerinde ağaç olup olmadığı, var ise hangi bölümde kaç ağaç bulunduğu ve yaşlarının ne olduğu, taşınmaz bölümlerinin imar-ihyalarının tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar zilyetliğin ne suretle sürdürüldüğünü somut olarak belirtmeyen kişilik ve soyut içerikli ziraat bilirkişi raporu ile yetinilmiş olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez.

Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmaz bölümlerinin Hazine adına ihdasen tapu kayıtlarının oluştuğu tarihten 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı zaman dilimine ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları getirtilerek dosya ikmal edilmeli, bundan sonra, mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenilecek mahalli bilirkişiler ve tanıklardan, taşınmazların önceki niteliğinin ne olduğu, kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı ve taşınmazların kimden intikal ettiği taşınmaz bölümlerinin imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmişse imar-ihyasına ne zaman başlanıp hangi tarihte tamamlandığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanları arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin niteliğiyle ilgili önceki tarihli ziraat bilirkişi raporunu da irdeleyen, tarımsal niteliklerini taşınmazların diğer bölümleri ve komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde açıklayan, taşınmazların toprak yapılarını, eğimlerini, bitki desenlerini ve zirai durumlarını, üzerlerinde sürdürülen zilyetlik mevcut ise zilyetliğin şeklini ve süresini bildiren, taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisinden belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmaz bölümlerinin hava fotoğraflarında gösterilmesi istenilmeli ve taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığının, imar-ihyaya muhtaç olup olmadıklarının, imar-ihyaya muhtaç yerlerden iseler imar-ihyalarına ne zaman başlanıldığının ve hangi tarihte tamamlandığının belirlenmesine çalışılmalı, fen bilirkişisine, keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli ve bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin davalı Hazine adına tescil edilmiş olması nedeniyle davalı … hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle, reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de isabetsiz olup, davalı Hazine Temsilcisinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.