Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/15443 E. 2020/3347 K. 23.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/15443
KARAR NO : 2020/3347
KARAR TARİHİ : 23.09.2020

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “araştırma ve incelemenin eksik olduğu belirtilerek, dava, kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğundan, davacı yanın kadastro tespitinin yapıldığı tarihe kadar 20 yılı aşkın süredir malik sıfatıyla zilyetliğinin bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması, bu nedenle mahallinde yeniden keşif yapılarak yerel bilirkişi ve tanıkların dinlenmesi; yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesinde kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınması, taşınmazın davacı tarafın miras bırakanından kaldığı belirlenirse taşınmazın paylaşım, satış veya bağış yoluyla davacıya geçip geçmediğinin araştırılması, ayrıca 6360 sayılı Kanun uyarınca … Büyükşehir Belediyesi ile Şenkaya Belediyesi davaya dahil edilerek husumetin yaygınlaştırılması, ondan sonra tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gereğine” değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 120 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi ve davalı … Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazda kadastro tespit tarihine kadar davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, zilyetlik araştırması yapılırken, taşınmazın niteliğini ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde hava fotoğraflarından yararlanılmamış ve nizalı taşınmazın üç kenarında dere bulunduğu halde, keşfe jeolog bilirkişi götürülmemiştir. Taşınmazın niteliği, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresinin ne olduğunun tespiti yönünden yetersiz ve soyut nitelikteki ve bozmadan önceki ziraatçı bilirkişi raporu ile çelişen ziraatçı bilirkişi raporu ile yetinilmiş, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış ve taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle kazanım şartlarının oluşup oluşmadığı somut olarak ortaya konulmadan hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm verilemez.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, kadastro tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin en az 3 ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Komutanlığından getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeodozi ve fotogrametri mühendisi,jeolog bilirkişisi, üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, mahalli bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olup olmadığını ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi belirtir nitelikte, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir önceki ziraatçı bilirkişi raporları arasındaki çelişkileri giderecek şekilde, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlemesi istenilmeli; jeolog bilirkişisinden, taşınmazın sınırında bulunan derenin aktif dere olup olmadığı, çekişmeli taşınmazın dere yatağında kalıp kalmadığı ya da dereden kazanılıp kazanılmadığına ilişkin rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisinden ise hava fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak, taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; çekişmeli taşınmazın ve çevresinde bulunan komşu taşınmazların nitelikleri hususundaki mahkeme hakiminin gözlemi keşif zaptına aynen yansıtılmalı; keşifte dinlenen tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden …’na iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.