Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/14898 E. 2019/9159 K. 27.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14898
KARAR NO : 2019/9159
KARAR TARİHİ : 27.12.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …, … Köyü çalışma alanında bulunan ve 1973 yılında yapılan kadastro sırasında “taşlık” olarak tespit harici bırakıldıktan sonra, 28.08.2014 tarihinde idari yoldan 565 parsel numarasıyla 1.027.809,79 metrekare yüzölçümlü olarak ham toprak vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir bölümü hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 565 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile harita mühendisi bilirkişinin 07.12.2015 tarihli raporunda (F) harfi ile gösterilen 37.198,88 metrekare, (G) harfi ile gösterilen 8.408,83 metrekare, (H) harfi ile gösterilen 6.076,71 metrekare ve (K) harfi ile gösterilen 32.710,91 metrekare yüzölçümündeki bölümlerin ifraz edilerek davacı … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar Hazine vekili ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı …, dava dilekçesinde tescil harici alanda kaldığını belirttiği taşınmaz bölümleri üzerinde lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu iddiasıyla taşınmazların adına tescili istemiyle 09.12.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan keşif sonucunda, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin dava tarihinden önce 28.08.2014 tarihinde idari yoldan davalı Hazine adına tapuya tescil edilen 565 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığı anlaşılmıştır. Çekişmeli taşınmaz bölümlerinin dava tarihinde tapulu bir yer içerisinde kaldığı anlaşılmasına rağmen, davacı taraf davasını tapu iptali ve tescil davası olarak ıslah etmemiştir. Dava tescil talebiyle açılmış olduğundan ve davacı tarafça yasal süresi içerisinde ve yöntemine uygun şekilde ıslah talebinde bulunulmadığından, davanın tapu iptali ve tescil davası olarak görülüp sonuçlandırılması hukuken mümkün değildir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, açıklanan nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı …’na iadesine,
yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
27.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.