Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/14777 E. 2019/6273 K. 10.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14777
KARAR NO : 2019/6273
KARAR TARİHİ : 10.10.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Davacı …, … İlçesi … Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle, 20.05.2015 tarihinde dava açmış, ayrıca yargılama devam ederken … Mahallesi 803 ada 1 parsel içerisinde kaldığı anlaşılan 1.566,99 metrekare yüzölçümündeki yerin Hazine adına tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, fen bilirkişisi …’ün 16.11.2015 tarihli raporunda (A) harfiyle gösterilen ve tamamı kırmızı kalemle taralı 416,58 metrekarelik yerin … İli … İlçesi … Mahallesi … Mevkii’nde son bulan parselden sonra yeni bir parsel numarası verilmek suretiyle … T.C. kimlik nolu davacı … adına tapuya tesciline, fen bilirkişisi …’ün 16.11.2015 tarihli raporunda (B) harfi ile gösterilen ve tamamı yeşil kalemle taralı 803 ada 1 parselde kalan ve Hazine adına kayıtlı olan 1.566,99 metrekarelik taşınmazın tapu kaydının iptali ile … T.C. kimlik nolu davacı … adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz bölümleri üzerinde davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, yapılan inceleme ve araştırma karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Dava, TMK’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesine dayalı tescil istemiyle açılmış, yargılama sırasında 803 ada 1 parsel içinde kaldığı anlaşılan 1.566,99 metrekarelik yerin tapu kaydının iptali ile tesciline karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece, yargılama sırasında çekişme konusu taşınmaz bölümleri başında yapılan keşif sonucu düzenlenen 16.11.2015 tarihli teknik bilirkişi raporunda, temyize konu çekişmeli taşınmaz bölümlerinden (A) ile gösterilen yerin kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan taşlık olarak belirtme yapılan alan içerisinde kaldığı, (B) ile gösterilen kısmın ise 803 ada 1 parsel numaralı taşınmaz içerisinde kaldığı belirtilmiş olmasına rağmen (A) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmazın tescil harici bırakılma tarihi ve nedeni tespit edilmemiş ve komşu parsellerin tutanakları getirtilerek tespitlerine esas belge bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise dava konusu taşınmaz yönünü ne okudukları saptanmamış; (B) harfi ile gösterilen ve 803 ada 1 parsel içinde kaldığı belirtilen taşınmaza ilişkin kadastro tutanakları, tapu kayıtları, taşınmazın evveliyatını gösterir bilgi ve belgeler temin edilmemiştir. Ayrıca taşınmazların evveliyatını, kullanım süresi ile niteliğini ve varsa üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, mahkemece hava fotoğraflarından yararlanılmamış, keşif yerinde dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının doğruluğu bu yolla denetlenmemiş ve taşınmazların imar planı kapsamında olup olmadıkları, imar planı kapsamında iseler hangi tarihte imar planı kapsamına alındıkları ilgili belediyelerden sorulmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, (A) harfi ile gösterilen tescil davasına konu çekişmeli taşınmazın hangi tarihte ve niçin tescil harici bırakıldığı tespit edilmeli, komşu taşınmazlara ait tespit tutanakları ve varsa dayanak belgeleri getirtilerek dava konusu taşınmaz yönünü ne okudukları belirlenmeli, dava konusu taşınmaz bölümlerinden (B) harfi ile gösterilen 803 ada 1 parsel sayılı taşınmazın evveliyatının mera olduğunun anlaşılması veya komşu taşınmazların dayanak kayıtlarının nizalı taşınmaz yönünü mera okuduğunun tespit edilmesi halinde, mahkemece yöntemine uygun mera araştırması yapılmalı, dava konusu taşınmazın geldisi araştırılarak imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanmalı, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise, hangi tarihte ilk defa imar planına alındığı belirlenmeli; çekişmeli 803 ada 1 sayılı imar parselinin ilk tesisinden itibaren tapu kayıtları ve dayanak belgeleri (imar uygulamasına ilişkin Belediye Encümen kararı, dağıtım cetvelleri vs.) ile komşu parsellerin ilk tesislerinden itibaren tedavüllü tapu kayıtları ve dayanak belgeleri (kadastro tutanakları ile varsa kadastroya uygulanan tapu ve vergi kayıtları, varsa hükmen tescil ilamları vs.) ilgili mercilerinden temin edilerek dosya arasına konulmalı, ayrıca, dava konusu yerlere ilişkin stereoskopik inceleme için model oluşturacak ardışık ve bindirmeli dava tarihten geriye doğru en az 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin, bölgenin tümü ile birlikte dava konusu taşınmazları da gösterir şekilde yüksek çözünürlüklü hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı’ndan, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ise, İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, memleket haritası (1/25000 ve 1/5000 ölçekli haritalar) ve varsa en eski uydu fotoğrafları temin edilmeli, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, daha önce yapılan keşiflerde beyanına başvurulan mahalli bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi, uzman 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişisi kurulu ve jeodezi fotogrametri mühendisi bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarına, taşınmazların öncesinin ne olduğu, taşınmazlar üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, imar-ihya edilip edilmediği, edilmişse imar-ihyanın tamamlandığı tarihin etraflıca sorularak maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılmak suretiyle, dava konusu taşınmazların sınırını ve niteliğini, taşınmazlarda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı, dava konusu taşınmazların konumunu hava fotoğrafları üzerinde göstermesi istenmeli; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliğini, üzerindeki bitki örtüsünü, imar-ihyanın ne zaman tamamlandığını, ne kadar süredir tarım arazisi olarak kullandıklarını, (A) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmaz bölümünün üzerinde zeytin ağaçları bulunduğu anlaşıldığından zeytin ağaçlarının dikme mi yoksa aşılama mı olduklarını, aşılama ise aşı yaşlarının kaç olduğunu ve komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, çekişmeli taşınmazların değişik yönlerden çekilecek fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli krokili rapor alınmalı; mahalli bilirkişi ve tanık beyanları bilimsel esaslara göre hazırlanmış bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; davaya konu 803 ada1 parsel sayılı taşınmaz evveliyatının herhangi bir kadastro parseli yahut orta malı niteliğiyle tespit harici bırakılıp özel siciline tescil edilen bir taşınmaz olması durumunda, 3402 sayılı Kanun’un 12/3. maddesinde yer alan hak düşürücü süreler de dikkate alınmalı ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden, kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.