Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/11483 E. 2018/8495 K. 28.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/11483
KARAR NO : 2018/8495
KARAR TARİHİ : 28.12.2018

MAHKEMESİ :… MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : … TESPİTİNE İTİRAZ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1972/511 Esas sayılı dava dosyasının getirtilip incelenmesi, şahıs tapusunun usulünce uygulanarak uzman bilirkişiden keşfi denetime elverişli rapor alınması” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davaya konu … İli … İlçesi … Köyü Alakır Mevkii 906 ada 24 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak; … teknisyeni … tarafından tanzim olunan 06.10.1997 tarihli bilirkişi raporundaki 1/5.000 ölçekli krokide (A) harfiyle ve kırmızı kalemle taralı olarak gösterilen 5.000 metrekarelik arazi parçasının davaya konu … İlçesi … Köyü Alakır Mevkii 906 ada 24 parsel sayılı taşınmazdan ifrazıyla aynı adanın en son parsel numarasıyla ve “Tarla” niteliğiyle; taşınmazın tamamı 32 pay kabul edilerek; payları oranında … ve müşterekleri adına iştirak halinde mülkiyet olacak şekilde tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın geriye kalan 9.200 metrekarelik kısmının ise aynı ada ve parsel numarasıyla (906 ada 24 parsel) “mera” niteliğiyle orta malı olarak sınırlandırılarak özel siciline tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, fen bilirkişisi … tarafından tanzim olunan 06.10.1997 tarihli bilirkişi raporundaki 1/5.000 ölçekli krokide (A) harfiyle ve kırmızı kalemle taralı olarak gösterilen 5.000 metrekarelik arazi parçasının Hazinenin de davalı olarak taraf olduğu ve bu nedenle kesin hüküm teşkil etmesi nedeniyle davalı Hazineyi de bağlayan … Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.12.1980 tarih 1977/263 Esas, 1980/514 Karar sayılı hükmen tescil ilamının dayanağını oluşturan 15.11.1982 tarih ve 15 sıra numaralı tapu kaydına uyduğu, taşınmazın geriye kalan 9.200 metrekarelik kısmının dört tarafının mera olup, meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ne olursa olsun bu tür yerlerin zilyetlikte kazanılması mümkün bulunmadığı gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Çekişmeli taşınmazın bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen bölümüne ilişkin önceki tarihli hüküm temyiz edilmeden kesinleştiğinden mahkemece bu konuda karar verilmemiş olmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davacının dayandığı tapu kaydının taşınmaza uyduğu gerekçesi ile, bilirkişi raporunda dayanılan tapunun kayıt miktarı olarak belirlenen ve (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün tapu kayıt malikinin mirasçıları adına tesciline karar verilmiş ise de söz konusu tapu kaydının kuzey ve güney hududunda okunan ark ve hali sınırı her yerde bulunan sınırlardan olup, çekişmeli taşınmazın sınırında eylemli olarak mera parseli bulunduğu ve davacının dayandığı tapu kaydının doğu ve batı sınırında okunan şahıslara ait taşınmazlar ile kuzey ve güney sınırında okunan hali ve ark sınırlarının çekişmeli taşınmazın çevresinde bulunmadığı anlaşılmakla, davacı yanın tutunduğu tapu kaydının çekişmeli taşınmaza aidiyetinden söz edilemez. Öte yandan, çekişmeli taşınmazın (C) bölümü ile ilgili olarak verilen önceki hükümde de dava konusu taşınmazın …’ye ait tapu kaydı kapsamında kaldığı kabul edilmiş ve bu hüküm davacı tarafca temyiz edilmemiş olduğuna göre, mahkemece temyize konu (A) harfi ile gösterilen bölüm ile birlikte mera olarak sınırlandırılmasına karar verilen (B) harfi ile gösterilen bölümün de … adına tesciline karar verilmesi gerkirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.