Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/1078 E. 2018/7484 K. 06.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1078
KARAR NO : 2018/7484
KARAR TARİHİ : 06.12.2018

MAHKEMESİ :… MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : … TESPİTİNE İTİRAZ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “davalı … Köyü Tüzel Kişiliği tarafından 09.04.2013 tarihinde tanık listesi verildiği ve tanıkların dinlenilmesinden vazgeçilmediği halde mahkemece davalının gösterdiği tanıklar dinlenmeksizin ve de dinlenmeme nedeni açıklanmadan hüküm kurulmuş olması isabetsiz olduğu gibi; bozma ilamına uyulduğu ve ilamda, çekişme konusu taşınmazı etrafındaki taş duvarla birlikte gösterecek şekilde fotoğraflarının rapora eklenmesi gereğine işaret edildiği halde bu hususun da yerine getirtilmemesinin de isabetsiz olduğuna” değinilmiştir. Bozma ilamından sonra … vekili 26.10.2015 tarihli dilekçesi ile çekişmeli 131 ada 46 parsel sayılı taşınmazın köy boşluğu niteliğinde olduğunu ileri sürerek … adına tescili istemi ile davaya katılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacı … tarafından açılan davanın kabulüne, müdahil …’nin davasının reddine; çekişmeli 131 ada 46 nolu parselin tespitinin iptali ile dava konusu parselin … adına tespit ve tesciline karar verilmiş; hüküm, müdahil … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının murisi …’in 1970’li yılların başında dava konusu parseli, güney batısında yer alan (krokiye göre güney batıdaki kadastral yoldan sonra gelen) 133 ada 2 nolu parselin içindeki yerler ile birlikte satın aldığı ve o tarihten itibaren dava konusu yere ziraat aletlerini ve odunlarını yığmak suretiyle bu yeri kullanmaya başladığı, parselin doğu sınırındaki duvarın bu yeri sahiplenmek kastı ile çevrildiği, davacının murisinin evi satın aldıktan sonra bu yere ziraat aletlerini koyması ve daha sonra halefiyet yolu ile davacının babasından devraldığı bu yeri kullanmaya devam etmesi ve etrafını daha da korunaklı hale getirmesine her hangi bir şekilde ses çıkartılmamasının da davacının mülkiyet hakkının olduğunun zımnen kabulü niteliğinde olduğu, parselin güneyinde bulunan ahşap yapının (ambar) yaklaşık 40 yıllık olduğunun keşfen belirlendiği ve davacı yararına 3402 sayılı … Kanunu’nun 14. maddesi koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Çekişmeli taşınmaz … tespiti sırasında, ilk olarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı … …adına tespit edildikten sonra, … komisyon kararı ile bu tespit iptal edilerek Köy Tüzel Kişiliği adına arsa vasfıyla tespit edilip beyanlar hanesinde üzerindeki ahşap odunluğun…’ya ait olduğunun gösterilmesine karar verilmiştir. Davacı, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Çekişmeli taşınmaz başında ilk olarak yapılan keşifte dinlenen tespit bilirkişileri … ve …, çekişmeli taşınmazın köy boşluğu olduğunu beyan etmişler, tespit bilirkişisi … ise taşınmazın kime ait olduğunu bilmediğini ifade etmiştir. Keşif tutanağına geçirilen Mahkeme gözleminde taşınmazın taşlık ve eğimli bir arazi olduğu, üzerinde yığma şeklinde odunların bulunduğu, hemen yanında üzeri çatı ile kaplı arkası odun yığılı bir yapının bulunduğu açıklanmıştır. Davacı, bu odunluğu 15-16 yıl önce (takriben 1995) yaptığını beyan etmiştir. Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, davalı köy tüzel kişiliğinin gösterdiği tanıkların dinlenmeden hüküm kurulmasının isabetsiz olduğuna ve taşınmazın evveliyatı ve zilyetliğin sürdürülüş biçimi ve şekli konusunda araştırma yapılması, bağış senedinin uygulanması, taşınmazın etrafındaki (doğu ve batı) taş sınırın kim tarafından yapıldığının belirlenmesi gereğine değinilerek bozulmuş ve bunun üzerine 04.09.2013 tarihinde yapılan keşifte davacı … …çekişmeli taşınmazın batısında bulunan duvarı, komşu 45 nolu parsel malikinin yaptığını; doğusunda bulunan duvarın ise babası tarafından mı yoksa başka bir kimse tarafından mı yapıldığını bilmediğini, yaklaşık 18 yıldır (keşif tarihine göre 1995) traktör alındığından beri ziraat aletlerini koymak ve odun yığmak suretiyle taşınmaz üzerinde tasarruf ettiklerini ifade etmiştir. Zirai bilirkişi raporunda da çekişmeli taşınmazın tarımsal vasfı haiz olmayan, arsa vasıflı, ekonomik değer taşımayan kendiliğinden yetişmiş çalı formlu bitkiler bulunan bir yer olduğu belirtilmiş, son olarak yapılan 08.07.2015 tarihli keşifte de genel olarak 1990’lı yıllarda tasarrufa başlandığı beyan ve ifade edilmiştir.
Hal böyle olunca çekişmeli taşınmazın keşfen belirlenen niteliğinin tarım arazisi olmayıp arsa vasıflı bir taşınmaz olması, bizzat davacının 04.09.2013 tarihli keşif beyanı ile çekişmeli taşınmazın batısında bulunan duvarı, komşu 45 nolu parsel malikinin yaptığını; doğusunda bulunan duvarın ise babası tarafından mı yoksa başka bir kimse tarafından mı yapıldığını bilmediğini ve yaklaşık 18 yıldır (keşif tarihine göre 1995) traktör alındığından beri ziraat aletlerini koymak ve odun yığmak suretiyle tasarruf ettiklerini ifade etmiş olması ve beyanlarla da davacı tarafın tasarrufunun 90’lı yıllarda başladığının beyan edilmesi ve … tespitinin ise 2009 yılında yapılmış olması, esasen belirtilen şekilde kulanımın ekonomik yarar sağlayan nitelikte de olmaması karşısında davacının yahut babasının çekişmeli taşınmazda, … tespit tarihine kadar kanunda öngörülen süre boyunca nizasız fasılasız malik sıfatıyla zilyet olduklarının ispat edilemediği göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, müdahil … vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.