Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/1025 E. 2018/8034 K. 20.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1025
KARAR NO : 2018/8034
KARAR TARİHİ : 20.12.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
… sonucu Barıştepe Köyü çalışma alanında bulunan 116 ada 96 parsel sayılı 126.336,78 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle ham toprak vasfıyla … adına tespit ve tescil edildikten sonra bu taşınmazın hükmen ifraz edilmesi sonucunda oluşan davaya konu 116 ada 110 parsel sayılı 100.987,77 metrekare yüzölçümü ile ve aynı vasıfla … adına tescil edilmiştir. Davacı …, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli 116 ada 110 nolu parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının kısmen iptali ile fen bilirkişilerilerinin 10.06.2015 tarihli krokili raporlarında (A) harfi ile gösterilen 10.836,90 metrekarelik kısmının ifrazı ile davacı … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bir taşınmazın imar ve ihya yoluyla kazanılıp kazanılamayacağı hususunda ağırlıkla değer verilmesi gereken hususun teknik bilirkişi raporları olduğu harita ve jeodezi mühendisi bilirkişisinin raporunun denetime elverişli olsa dahi mahkeme gözlemine ve ziraat bilirkişilerinin raporuna uygun olmadığı, ancak üstün tutulması gereken delillerin bilimsel delil niteliği taşıyan bilirkişi raporları ile mahkemenin gözlemi olduğu, fen bilirkişilerinin raporlarında (A) harfi ile gösterilen kısmın zilyetlik yoluyla kazanılması mümkün taşınmazlardan olduğu ve TMK m.713’te gösterilen şartların davacı lehine gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bilirkişi raporları arasındaki mevcut çelişki giderilmeden hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Şöyle ki, çekişmeli taşınmaz başında jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 2 fen bilirkişisi ve 2 ziraatçı bilirkişi eşliğinde keşif yapılmış olup keşif sonucu düzenlenen ziraatçı bilirkişi raporunda, (A) ile gösterilen çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde teraslama yapılarak bağ omcalarının dikildiği, bu bağ omcalarının 15-16 yaşlarında oldukları taşınmazın dava konusu olmayan (B) ile gösterilen bölümü ile olan sınırının (zirai bilirkişi raporuna göre batı sınırının) herhangi bir taş veya çitle çevrili olmadığı ancak işlenmiş ve işlenmemiş toprak arasındaki farktan açıkça belirginleşmiş olduğu doğu-kuzey ve güney sınırların ise taş yığını ile belirgin olup taşların üzerindeki yosunlardan, en az 30 yıl önce bu sınırın oluşturulduğu, bu nedenle 30 yıldan fazla süredir tarım yapılan IV. sınıf tarım arazisi olduğu belirtildiği halde jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda, 1984 tarihli hava fotoğraflarına ve 2004 tarihli Google Earth görüntüsüne göre taşınmaz üzerinde bu tarihlerde herhangi bir tarımsal faaliyetin yapılmadığı belirtilerek dava konusu taşınmazın niteliği hususunda ziraat bilirkişisinin raporuyla tamamen çelişen tespitlere yer verilmiştir. Mahkemece raporlar arasındaki çelişkinin nedeni üzerinde durulmamış ve söz konusu çelişki giderilmeksizin, taşınmaz üzerinde yapılan mahkeme gözleminin ve dosyaya yansıyan beyanların ziraatçı bilirkişi raporuyla uyumlu olduğu yönündeki bilimsel temele dayanmayan yetersiz gerekçeyle jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinin raporu göz ardı edilerek karar verilmesi cihetine gidilmiştir. Eksik araştırmaya ve birbiriyle çelişen raporlara dayanılarak hüküm verilmesi usul ve yasaya uygun değildir.
O halde mahkemece doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin çekişmeli taşınmaza ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaları ise İl … Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı ve ardından taşınmaz başında yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi, 3 ziraat mühendisi ve 3 jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, zilyetliğin hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği etraflıca sorulup somut ve maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazların toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve dava konusu (A) bölümünün dava konusu olmayan (B) bölümünden nasıl ayrıldığı hususlarında önceki raporu da irdeler tarzda ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, yine taşınmazın dört taraftan fotoğrafları çektirilerek davaya konu (A) ve dava konusu olmayan (B) bölümünü bir arada ve ayrı ayrı gösterir fotoğraflar dosya arasına konulmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişilere hava fotoğrafları ve temin edilebilen en eski uydu fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılarak çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunun, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.