Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2016/10206 E. 2019/3146 K. 29.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10206
KARAR NO : 2019/3146
KARAR TARİHİ : 29.04.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : DELİL TESPİTİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Tespit isteyenler … ve arkadaşları vekili, … İlçesi Yemişalan Köyü çalışma alanında bulunan 137 ada 7, 230 ada 18 ve 235 ada 3 parsel sayılı taşınmazların kadastro sırasında tespit isteyenlerin murisi … adına tespit edildiğini, tespit malikinin babası olan müşterek kök muris …’ın diğer mirasçıları tarafından taşınmazların müşterek kök muristen geldiği iddiasıyla dava açıldığını, … Kadastro Mahkemesi’nin 2008/405 Esas, 2011/44 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilerek taşınmazların müşterek kök muris … mirasçıları adına tapuya tesciline karar verildiğini ve kararın kesinleşerek tapuya tescil edildiğini, ne var ki tespit isteyenlerin babaları … adına olan Şubat 1280 yoklama ve 120/106 sayılı, 24.06.1971 tarih ve 61 sayılı, 03.11.1973 tarih ve 24 sayılı tapu kayıtlarının kadastro mahkemesi dosyasında incelenmediğini ileri sürerek, bu tapu kayıtlarının hangi parselleri kapsadığının delil tespiti yoluyla belirlenmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda talebin reddine karar verilmiş; karar, tespit isteyenler vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 400 ve devamı maddelerinde düzenlenen delil tespiti, ileride açılacak veya açılmış olan bir dava ile ilgili delillerin bazı şartlar altında zamanından önce toplanıp emniyet altına alınmasını sağlamak amacıyla kabul edilmiş geçici hukuki koruma tedbirlerinden biridir. Aynı Yasa’nın geçici 3. maddesi gereğince, bölge adliye mahkemelerinin faaliyete başlama tarihinden önce verilmiş kararlar hakkında, hüküm kesinleşinceye kadar 1086 sayılı HUMK’nın 427 ila 454. maddelerinin uygulanmasına devam olunacaktır. 1086 sayılı HUMK’nın 427. maddesinde de temyizi kabil kararlar sayılmış ve nihai kararların temyiz edilebileceği belirtilmiştir. Delil tespiti isteminin kabulü veya reddine ilişkin karar, herhangi bir yargılama süreci içermediğinden ve taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözücü nitelikte nihai bir karar olmadığından temyizi kabil değildir. Kararda temyiz yolunun açık olduğunun belirtilmiş olması da kararı temyiz edilebilir hale getirmeyeceğinden, tespit isteyenler vekilinin temyiz inceleme isteğinin REDDİNE, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.