Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2015/8597 E. 2017/3639 K. 25.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8597
KARAR NO : 2017/3639
KARAR TARİHİ : 25.05.2017

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında … Mahallesi çalışma alanında yeralan ve tapuda davacı … adına kayıtlı bulunan eski 811 parsel sayılı ….600,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 120 ada … parsel numarasıyla ve ….635,09 metrekare yüzölçümlü olarak; … Tüzel Kişiliği adına tapuda kayıtlı bulunan eski 812 parsel sayılı 812,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, 120 ada … parsel numarasıyla ve ….758,94 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı …; uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait çekişmeli taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve bu eksikliğin davalıya ait 120 ada … parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 120 ada … parsel (eski 811) sayılı taşınmazın kadastro tutanağının iptaline, fen bilirkişilerince hazırlanan ……..2014 tarihli rapor ve krokide gösterildiği şekilde 120 ada … parsel sayılı (eski 811) taşınmazın ….671,90 metrekare olarak, 120 ada … parsel (eski 812) sayılı taşınmazın ise 722,… metrekare olarak tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı … Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, keşif sonrası fen bilirkişisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporları esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye elverişli ve yeterli bulunmamaktadır. Uygulama/Yenileme kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir. Uygulama kadastrosunun amacı, mülkiyet ihtilaflarını canlandırmak ve çözmek değil; tesis kadastrosu sırasında yapılan teknik hataları belirleyerek gidermek ve kadastro paftalarını zeminle uyumlu, uygulanabilir, teknik ihtiyaçlara cevap verir ve güvenli hale getirmektir. Uygulama kadastrosu yapılırken, ilk kadastro sırasında da zeminde mevcut olduğu anlaşılan sabit noktalar ile aynı döneme ya da öncesine ait farklı amaçlarla üretilmiş harita ve benzeri verilerden yararlanılmakta, tesis kadastrosu haritaları ortofoto üzerine işlenmekte, düzenlenecek ada raporunda, haritanın zemine uygun olmaması halinde farklılıkların nerelerden kaynaklandığı gösterilerek, varsa hataların nasıl giderildiği açıklanmakta ve bundan sonra yönetmelikte açıklanan ilkeler çerçevesinde taşınmazların bütün sınırları tek tek değerlendirmeye tabi tutularak ilk tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılıp, her bir parsel hakkında uygulama tutanağı düzenlenerek uygulama kadastrosu paftaları üretilmektedir. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, özü itibariyle uygulama faaliyetinin yukarıda açıklanan ilke ve yöntemlere göre yapılıp yapılmadığının denetlenmesini zorunlu kılan davalardır. Yöntemine uygun yapılmayan uygulama kadastrosu, mülkiyete ilişkin kazanılmış hakların ihlali sonucunu doğurur. Bu nedenle, uygulama kadastrosundan kaynaklanan ihtilafın çözümü için nasıl bir araştırma yapılması gerektiği hususu önem taşımaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, uygulama kadastrosu, önemli oranda bir mühendislik faaliyetidir. Bu nedenlerle doğru sonuca ulaşabilmek için Mahkemece, dava konusu taşınmaza ait uygulama kadastrosu tutanaklarının ve komşu taşınmazlara ait uygulama kadastrosu tutanaklarının örnekleri, çekişmeli taşınmazın ilk tesis kadastrosuna ait kadastro tutanağı, kadastro sonucu oluşan tapu kaydı ile tüm tedavülleri, ilk tesis kadastrosuna ait ölçü krokisi ve hesap çizelgesi, denetime veri teşkil edecek ortofoto, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihlere en yakın tarihlerde çekilmiş orijinaliyle birebir aynı ve incelemeye elverişli hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları, tesis kadastrosu paftası, varsa kadastrodan sonra tapuda yapılan ifrazlara ilişkin ifraz haritaları ile kadastrodan sonra sınırlarda değişiklik yapan mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı belirlenen diğer haritalar gibi bilgi ve belgeler toplanmalı ve bu şekilde dosya keşfe hazır hale getirilmelidir. Bundan sonra mahallinde, harita ya da jeodezi mühendisi fen bilirkişi, yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının katılımı ile keşif yapılmalı; keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan tesis kadastrosu sırasında da zeminde mevcut olan sabit sınır ya da yapılar bulunup bulunmadığı sorularak varsa yerleri fen bilirkişisine işaretlettirilmeli, fotoğrafları çekilmeli, fen bilirkişisinden uygulama kadastrosuna esas teşkil eden bilgi ve belgeler, ortofoto, hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları ve memleket haritaları ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak uygulama kadastrosunu denetlemesi istenmelidir. Alınacak fen bilirkişi raporunda, ilk tesis kadastrosunun hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların yüzölçümleri ya da sınırları itibariyle zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların yönetmelik hükümlerine uygun olarak tespit edilip edilmediği, uygulama kadastrosunda hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlar bilimsel yöntemlerle ve denetime elverişli olacak şekilde açıklanmalı; raporda, “ada raporu” ile “uygulama tutanağı ve haritasını” irdeler şekilde, teknik ve bilimsel verilere dayalı ayrıntılara yer verilmelidir. Ayrıca fen bilirkişisinden, birincisi “ada bazında”, ikincisi, “çekişmeli taşınmazlar ile komşularını daha büyük ölçekle kapsar bazda” ve üçüncüsü ise “çekişmeli taşınmazı daha yakın planda gösterecek bazda” “hava fotoğrafı, uydu fotoğrafı ve varsa ortofoto üzerinde tesis kadastrosuna ait harita ile uygulama haritasını” çakıştırır tarzda en az üç adet harita düzenlenmesi ve uygulama haritasında yanlışlık varsa, doğru sınırları göstermesi istenmelidir. Bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Somut olayda; mahkemece, yukarıda açıklanan ilke ve esaslar çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmamış, davacı adına kayıtlı 120 ada … parsel ile davalıya ait 120 ada … parsel sayılı taşınmazların ada raporu getirtilmemiş, Yerel Mahkemenin hükme esas aldığı fen bilirkişi raporlarında dosyada mevcut hava fotoğraflarının fotokopi ile çoğaltılması ve tamamının gri tonda resimlendirilerek hassasiyetinin azaltılması nedeniyle yetersiz olduğu, bu nedenle de anılan niteliklerde hava fotoğraflarının temin edilmesi gerektiği belirtilmesine karşın tesis kadastrosunun yapıldığı tarihlere en yakın tarihlerde çekilmiş orijinaliyle birebir aynı çözünürlükte ve incelemeye elverişli hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları ve ortofotolar (uygulama kadastrosunun yapıldığı tarihe yakın tarihli) getirtilmemiş ve yöntemince mahalline uygulanmamış, komşu taşınmazlara ait uygulama kadastrosu tutanaklarının örnekleri getirtilerek kadastro tespitinin denetlenmesi sağlanmamış, mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tespit bilirkişilerinden taraflar adına kayıtlı çekişmeli taşınmazların tesis kadastrosunun yapıldığı tarihteki sınırlarına ilişkin ayrıntılı ve somut olgulara dayalı bilgi alınmamıştır.
Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için, öncelikle davacı adına kayıtlı 120 ada … parsel ile davalıya ait 120 ada … parsel sayılı taşınmazların ada raporunun, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihlere en yakın tarihlerde çekilmiş orijinaliyle birebir aynı çözünürlükte ve incelemeye elverişli hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları ve ortofotonun (uygulama kadastrosunun yapıldığı tarihe yakın tarihli), komşu taşınmazlara ait uygulama kadastrosu tutanaklarının örnekleri getirtilerek dosya keşfe hazır hale getirilmeli, daha sonra da mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve harita ya da jeodezi mühendisi fen bilirkişisi mühendisi sıfatına sahip önceki bilirkişi dışında üç kişilik uzman bilirkişi kurulu eliyle yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazlar arasındaki sınırlar hususunda somut ve maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi kurulundan; yukarıda belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapılması istenmeli, ayrıca taşınmazların tesis kadastrosu sırasında belirlenen ve kesinleşen sınırlarını ve uygulama kadastrosu sırasında belirlenen sınırlarını bir arada ve farklı renkli kalemlerle gösteren, krokili rapor alınmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik araştırma ile hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı … Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, ….05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.