Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2015/3033 E. 2018/353 K. 30.01.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3033
KARAR NO : 2018/353
KARAR TARİHİ : 30.01.2018

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Çekişmeli taşınmazların kadastro tespitlerinin davalı olduklarından söz edilerek 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 5. maddesi hükmü uyarınca malikhaneleri açık bırakılarak yapıldığı, taşınmazların kadastro tespitlerinin yapıldığı günden önce genel mahkemeye açılan el atmanın önlenmesi ve tescil davalarının görevsizlik kararıyla Kadastro Mahkemesine aktarıldığı, yargılamada tapu ve vergi kaydına, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanıldığı, dosya içeriğinden çekişmeli taşınmazlardan bir bölümünün sınırında ise eylemli biçimde çayır (mera) bulunduğu, genel mahkemeden görevsizlik kararıyla aktarılan davalarda tutunulan tapu vergi kayıtlarının kapsamının 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20. maddesi hükmü uyarınca yöntemine uygun biçimde belirlenmesinin zorunlu olduğu, 108 ada 64 parsel sayılı taşınmaz hakkında açılan dava yönünden de yöntemine uygun biçimde taraf koşulu oluşturulmadığı, öncelikle 108 ada 64 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın tarafı olduğu saptanan ve öldüğü belirlenen …nun tüm mirasçılarının davaya dahil edilerek taraf koşulunun oluşturulması, 101 ada 11 ve 178 ada 51 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerine dayanak yapılan 4753 ve 5618 sayılı Yasalar uyarınca oluştuğu saptanan tapu kayıtlarının dayanağı harita ile belirtmelik tutanaklarının getirtilmesi, mera tahsisi yapılıp yapılmadığının saptanması, bundan sonra dava ve temyize konu taşınmazların başında yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı yansız yerel ve uzman bilirkişi tapu fen elemanı ve uzman ziraatçi bilirkişi tarafların aynı yöntemle gösterecekleri tanıklar ile tespit tutanağı bilirkişilerinin tümü hazır olduğu halde taşınmazlar başında yeniden keşif yapılması, öncelikle aktarılan davaların kapsamının belirlenmesi, dayanılan tapu ve vergi kayıtları usulünce uygulanarak bunlara kapsam tayin edilmesi, komşu taşınmazların tespitlerine bir kayıt ve belge esas alınmış ise sözü edilen kayıt ve belgelerde nizalı parseller yönünün ne biçimde ve kimin yeri olarak gösterildiğinin, dava konusu taşınmazların tutunulan tapu, vergi kayıtları ile mera tahsis haritasının kapsamında kalıp, kalmadığının duraksamasız belirlenmesi, taşınmazların tümü ya da bir bölümü mera tahsis haritası ile tapu kaydının dayanağı haritanın kapsamı dışında kaldığı takdirde dayanılan vergi kaydının mülkiyet belgesi olmadığı, zilyetlikle birleşmeyen vergi kaydına değer verilemeyeceği göz önüne alınarak anılan taşınmazların öncesinin kime ait oluğu kimden kime kaldığı, taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıç günü süresi ve sürdürülüş biçimi hakkında yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı somut saik ve sebebi belli olaylara dayalı bilgiler alınması, daha sonra uzman ziraat bilirkişi refakata alınarak taşınmazların hep birlikte gezilip görülmesi ve mahkemenin gözleminin keşif tutanağına aynen yansıtılması, uzman bilirkişilerden keşfi izlemeye, yerel bilirkişi ve tanık, tespit ve belirtmelik tutanağı bilirkişilerinin sözlerini denetlemeye, uzman ziraatçi bilirkişiden ise mahkemenin keşif tutanağına geçirilen gözlemini yansıtmaya imkan verecek ve taşınmazların kültür arazisi niteliğinde olup olmadığını bilimsel bulgular eşliğinde gösterecek şekilde ayrıntılı gerekçeli yargı denetime açık ayrı ayrı haritalı raporlar alınması, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabul, kısmen reddine, fen bilirkişi raporunda 170 ada 22 ve 171 ada 16 parsel sayılı taşınmazlar arasında kalan sarı boyalı 260,00 metrekarelik yol niteliği ile tescil harici bırakılan yere ilişkin davada mahkemenin görevsizliğine, 170 ada 22 nolu parselin tamamı ile 171 ada 16 parsel sayılı taşınmazın aynı raporda yeşil boyalı olarak gösterilen 2.844,00 metrekarelik kısmının tarla vasfı ile belirtilen payları oranında … oğlu … mirasçıları adına tapuya tesciline, 171 ada 16 parselin fen bilirkişi raporunda yeşil boyalı olarak gösterilen yer haricinde kalan kısmının dava konusu olmadığı anlaşıldığından bu kısmın olağan usule göre kesinleştirmek üzere kadastro tutanağının Kadastro Müdürlüğüne iadesine, 172 ada 74 ve 75 parsel sayılı taşınmazlarda yeşile boyalı olarak belirtilen 74 nolu parselde 775,00 metrekare ile 75 nolu parselde 825,00 metrekarelik bölümlerin tarla vasfı ile belirtilen payları oranında … oğlu … mirasçıları adına tapuya tesciline, geriye kalan kısımlarının mera olarak sınırlandırılmasına ve mera özel siciline kaydına, 101 ada 11 ve 178 ada 51, 108 ada 105, 153 ada 8, 157 ada 8 parsel sayılı taşınmazların belirtilen payları oranında … oğlu … mirasçıları adına tapuya tesciline, 101 ada 11 ve 178 ada 51 parsel sayılı taşınmazlar arasında kalan mavi boyalı 1.700,00 metrekarelik yol niteliği ile tescil harici bırakılan yere ilişkin davada mahkemenin görevsizliğine, 101 ada 2 parsel sayılı taşınmazın belirtilen nitelik ve yüzölçümde olmak üzere toplamda 7 hisse kabul edilerek…’in çocukları olan …, adına 1/7’şer hisse seklinde tapuya tesciline, 150 ada 62 parsel sayılı taşınmazın belirtilen nitelik ve yüzölçümde olmak üzere belirtilen payları oranında … oğlu … mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, 108 ada 40 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 11.09.2014 havale tarihli raporda (B) harfi ile gösterilen kırmızı renkli 8000 metrekarelik kısmının belirtilen payları oranında … oğlu …’ın (1902 doğumlu) mirasçıları adına tapuya tesciline, geriye kalan ve aynı fen raporunda yeşil renkle gösterilen 14400 metrekarelik kısmın ise … oğlu … mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı … ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, … harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davalı …’dan alınmasına,
30.01.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.