Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2015/17330 E. 2018/1617 K. 09.03.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17330
KARAR NO : 2018/1617
KARAR TARİHİ : 09.03.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu … Köyü çalışma alanında bulunan 149 ada 42 parsel sayılı 1.281.897,38 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliği ile sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacı …, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümü hakkında tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli taşınmazın (A) ve (B) harfleri ile gösterilen 1.869,24 ve 5.219,48 metrekare yüzölçümündeki bölümlerin mera kaydının iptali ile davacı … adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmaz bölümlerinin mera arazisi niteliğinde olmadığı ve davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın tespiti mera vasfıyla yapıldığı halde usulüne uygun mera araştırması yapılmamış, taşınmazın niteliğini ve sınırlarını belirleme maksadıyla hava fotoğraflarından yararlanılmamış, ziraatçı bilirkişinin taşınmazın niteliğini ve mera ile ayırıcı unsurlarını ortaya koymayan raporuyla yetinilmiş, komşu köyde ikamet eden yerel bilirkişi dinlenilmeden karar verilmiştir. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, öncelikle komşu taşınmazların tutanak örnekleri ile varsa dayanak belgeleri ile çekişmeli taşınmaz bölümlerine ait tespitten geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları getirtilerek dosya keşfe hazır hale getirilmelidir. Daha sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile teknik fen bilirkişisi hazır olduğu halde keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında mahalli bilirkişi ve tanıklardan taşınmaz bölümlerinin kim tarafından, hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, taşınmazın görüntüsü ve mera ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarındaki hakim gözlemi keşif tutanağına aynen yansımalı, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir harita düzenlettirilmeli, 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan
taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarının da yer aldığı, taşınmazı komşu parsellerle birlikte ele alan, mera ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığını ve taşınmazın öncesini ve mevcut niteliğini açıklayan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, hava fotoğrafları jeodezi ve fotogrametri uzmanına tevdi edilerek taşınmazın geçmişteki niteliği, sınırları ve mera ile ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı hususlarında dosya üzerinden rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen ilkelere aykırı şekilde yetersiz araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 09.03.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.