Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2015/16190 E. 2015/15012 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16190
KARAR NO : 2015/15012
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

MAHKEMESİ: KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/09/2010
NUMARASI : 2007/5841-2010/1410

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında …. Köyü çalışma alanında bulunan 116 ada 133 parsel sayılı 57.520,72 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı …… ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kaldığı, 1936 yılı umumi tahririnde kayıtlı bulunduğu ve devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişme konusu 116 ada 133 sayılı parselin tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişmeli taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kalan yerlerden olmadığı mahkemece toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Ancak kadastro tespitine herhangi bir kayıt ve belge esas alınmayan taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu ve davalı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın sınırında 116 ada 284 sayılı mera parseli bulunduğu halde, yöntemince mera araştırması yapılmamış, komşu mera parselinin kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı araştırılmamıştır. Davalı Selahattin Kaya adına bir çok tapu kaydı dosyaya ibraz edildiği halde davalı tarafa hangi kayda dayandığı açıklattırılarak, dayandığı tapu kayıtları getirtilip zemine uygulanarak taşınmazı kapsayıp kapsamadığı araştırılmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için taşınmazın bulunduğu yerde varsa mera tahsis kararı, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler, davalı tarafın dayandığı tapu kaydı sorulup tespit edildikten sonra tapu kaydı tüm tedavülleri ile birlikte getirtilip, dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, tüm tespit bilirkişileri, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi huzuruyla keşif icra edilmeli, davalı tarafın dayandığı kayıtlar yerel bilirkişilere tek tek okunarak ve hudutları zeminde tek tek göstertilerek yerel bilirkişiler yardımı ve fen bilirkişi eliyle zemine uygulanarak kapsamları kesin olarak belirlenmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, komşu 116 ada 284 sayılı mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mahkemenin, taşınmazın konumu ve niteliğine ilişkin gözlemi tutanağa geçirilmeli, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği, zaman içinde sınırlarında mera yönünden genişleme olup olmadığı, hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı, ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin tutanaktaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde ve komşu parsellerin dava dosyalarındaki bilirkişi raporları da değerlendirilerek çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu mera parselinden nasıl ayrıldığı, mera ile arada doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığı ve taşınmazın meradan açılan bir yer olup olmadığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli, taşınmazın öncesinin mera olduğunun anlaşılması halinde meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça bir değer taşımayacağı düşünülmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davacı Hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 07.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.