Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2015/15681 E. 2015/14760 K. 03.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/15681
KARAR NO : 2015/14760
KARAR TARİHİ : 03.12.2015

MAHKEMESİ:KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/01/2011
NUMARASI : 2007/8368-2011/105

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında …. Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 132 ada 48, 49 ve 50 parsel sayılı 4.360,73, 14.803,07 ve 2.290,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 48 sayılı parsel Şefik Yakup adına, diğer taşınmazlar ise ölü oldukları belirtilmek suretiyle ve eşit hisselerle ….. ….ve …… adlarına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kaldığı, 1936 yılı umumi tahririnde Hazine adına kayıtlı bulunduğu ve Hazine’ye ait yerlerden olduğu iddiası ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile mera niteliği ile sınırlandırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili ve …. Yakut mirasçıları ….. ve müşterekleri tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, her ne kadar mahalli bilirkişi beyanlarında ve ziraatçi bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın tarım arazisi olduğu ve 20-25 yıldır davalılar tarafından kullanıldığı belirtilmiş ise de davalıların herhangi bir kayıt ya da belge ibraz etmediği ve taşınmazlar mera ile çevrili olup, meradan elde edildiğinin kabulü gerekeceği gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Dinlenen mahalli bilirkişi beyanlarında ve tek kişi tarafından düzenlenen zirai bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazların tarım arazisi olduğu bildirilmiş, mahkemece çekişmeli taşınmazın mera ile bütünleşmiş bir arazi olduğu gerekçesiyle hüküm kurulmuş, ne var ki keşif tutanağına bu yönde bir mahkeme gözlemi geçirilmemiştir. Keşifte dinlenilen tespit bilirkişileri ise dava konusu olmayan parseller hakkında beyanda bulunmuşlardır. Bununla birlikte, çekişmeli taşınmazlar ile komşu 58 parsel sayılı mera parseli ile diğer komşu parsellerin kesinleşip kesinleşmediği, taşınmazlarla mera arasında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı, taşınmazların meranın devamı niteliğinde olup olmadığı hususu ile taşınmazın niteliği ile ilgili olarak usulüne uygun mera araştırması yapılmamış, uzman ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan mukayeseli, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamıştır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu huzuruyla keşif icra edilmelidir. Çekişmeli taşınmazlara komşu bulunan 58 parsel sayılı mera parselinin kesinleşme durumu belirlenmeli, keşif sırasında mahkeme gözlemi tutanağa geçirilmeli, bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların ilk maliki, intikali ve tasarrufu hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazların öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, bilirkişi ve tanık sözleri, komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları arasında oluşabilecek çelişki yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, uzman ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan komşu mera parseli ile çekişmeli taşınmazlar arasında doğal ya da yapay ayırıcı bir unsur bulunup bulunmadığı hususunda bilgi veren, mera parseli ile komşu parsel sınırlarını ve genel olarak parseli gösteren ve gerekli açıklamanın yazılacağı fotoğraflar ile desteklenmiş, taşınmazların niteliğiyle ilgili mukayeseli, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller göz önünde bulundurularak taşınmazların durumları birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılara iadesine,
03.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.