Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2015/11811 E. 2015/16610 K. 30.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11811
KARAR NO : 2015/16610
KARAR TARİHİ : 30.12.2015

MAHKEMESİ: . KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/01/2014
NUMARASI : 2013/56-2014/9

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi … tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında . Köyü çalışma alanında bulunan 258 ada 1 ve 2 parsel sayılı sırasıyla 4.500,07 ve 8.222,67 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kadastro tutanağının beyanlar hanesine 6831 sayılı Kanun’un 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldıkları belirtilerek tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiş ayrıca 258 ada 2 sayılı parselin beyanlar hanesine davalı …’nin, 258 ada 1 sayılı parselin beyanlar hanesine ise davalı …’ın kullanımında oldukları şerhi verilmiştir. Davacı …, taşınmazların kendi zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek adının kullanıcı olarak beyanlar hanesine şerh edilmesi istemi ile ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda çekişmeli 258 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline, çekişmeli 258 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise fen bilirkişinin 22.05.2012 tarihli rapor ve haritasında (A) harfi ile gösterilen 3500 metrekare yüzölçümündeki bölümün eylemli biçimde orman olduğu anlaşılmakla orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, tutanağın beyanlar hanesindeki şerhlerinin silinmesine, taşınmazdan geriye kalan ve fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 1000.07 metrekare yüzölçümündeki bölümün ise zeytinlik vasfıyla beyanlar hanesine “taşınmaz 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkartılmıştır, taşınmaz …’ın kullanımındadır” şerhi verilerek Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün, davacı … vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi sonunda Dairemizin 10.03.2015 tarih 2015/130-1918 Esas, Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiş, davacı … vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
1- Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre 258 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacının, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE,
2- Dava konusu 258 ada 2 parsel sayılı taşınmaza yönelik karar düzeltme istemine gelince; dava konusu 258 ada 2 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine 6831 sayılı Kanun’un 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı ve davalı … tarafından kullanıldığı şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Orman İdaresi tarafından askı ilan süresi içerisinde açılan dava sonucu taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş ve ilam temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Eldeki dava da davacı … çekişmeli taşınmazın kendi kullanımında olduğu iddiası ile yine askı ilan süresi içerisinde dava açmış, mahkemece de davanın reddine, taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiştir. Dolayısıyla kullanım kadastrosu tespitine karşı askı ilan süresi içerisinde aynı taşınmaz hakkında açılan davalarda aynı taşınmaz hakkında birbiriyle çelişkili iki farklı hüküm oluşturulmuş olduğu anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kadastro hakimi, taşınmaz malların sınırlarını arazi ve harita üzerinde belirterek hukuki durumlarını tespit etmek suretiyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun öngördüğü tapu sicilini oluşturmak doğru, uygulanabilir, açık ve infazda tereddüt doğurmayacak nitelikte hüküm kurmakla yükümlüdür. Diğer taraftan askı ilan süresinde açılan davalardan birinin kesinleşmesi parselin kadastro tespitinin kesinleşmesi sonucunu doğurmaz. Hal böyle olunca Orman İdaresi davaya dahil edilerek, kesinleşen ilamın güçlü delil olacağı gözönünde bulundurularak birbiri ile çelişmeyen ve infazı kabil bir hüküm kurulması gerekirken, bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olması nedeniyle hükmün bozulması gerekirken, onanmasına karar verilmiş olduğu anlaşılmakla, davacı … vekilinin yerinde görülen karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin, 10.03.2015 tarih 2015/130-1918 Esas, Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme harcının talep halinde düzeltme isteminde bulunana iadesine,
30.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.