Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2015/11565 E. 2015/12581 K. 27.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11565
KARAR NO : 2015/12581
KARAR TARİHİ : 27.10.2015

MAHKEMESİ : İZMİR KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2015
NUMARASI : 2013/217-2015/43

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Geçici 8. maddesine istinaden yapılan tescil harici yerlerin kadastrosu sırasında Ç. Köyü çalışma alanında bulunan 110 ada 3 parsel sayılı 1970,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, S.. G..’ın itirazı üzerine Kadastro Komisyonunca taşınmazın tarla vasfıyla S.. G.. kullanımında olduğu belirtmesinin yapılarak Hazine adına tespitine karar verilmiştir. Davacı A.. G.., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 110 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı A.. G.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı A.. G.. vekilinin hükme yönelik diğer temyiz itirazları yerinde bulunmamaktadır. Ancak; kadastro hakimi açık ve infazı sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde infaz hükmü kurmakla yükümlüdür. Kadastro tespiti sonrasında tespit tutanağına karşı davacının babası S.. G..’ın itirazı üzerine Kadastro Komisyonunca taşınmazın vasfının tarla olarak değiştirildiği ve kullanıcısının da S.. G.. olarak belirlenerek askıya çıkarıldığı, daha sonra davacı A.. G..’ın taşınmaz üzerinde babası kullanımı ile kendi kullanımı olduğuna yönelik dava açtığı, Hazine tarafından ise açılan herhangi bir davanın mevcut olmadığı dikkate alındığında mahkemece davanın reddi ile komisyon kararı gibi tesciline karar verilmesi gerektiği halde davada taraf olmayan kişi aleyhine “tespit gibi tescil” hükmü verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Bu isabetsizlik bozma nedeni ise de giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın hüküm bölümünün 2. fıkrasının 2. satırındaki “tespit gibi” sözcüklerinin çıkarılarak yerine “26.02.2013 tarihli komisyon tutanağındaki gibi” sözcüklerinin yazılmasına ve kararın hüküm fıkrasının DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 27.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.