YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9638
KARAR NO : 2014/10267
KARAR TARİHİ : 22.09.2014
MAHKEMESİ : İZMİR KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/02/2014
NUMARASI : 2013/463-2014/50
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
2013 yılında yapılan kadastro sırasında M. İlçesi Ö. Köyü çalışma alanında bulunan .. ada .. parsel sayılı 6.408,87 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Menderes Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı Hazine tarafından davalı A.. A.. aleyhine Menderes Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan men’i müdahale ve kal davasının yargılaması sonucunda davanın kabulüne dair verilen hüküm 21.09.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı Hazine, 30.05.2013 tarihli dava dilekçesinde, kadastro tespitinin “davalı” olarak yapılmasının usulsüzlüğüne değinerek dava açmıştır. Kadastro Mahkemesince, Asliye Hukuk Mahkemesi dosyası getirtilerek yapılan yargılama sonunda, dava konusu 1177 ada 308 parsel sayılı taşınmazın davacı Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 27. maddesinde yer alan “Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine re’sen devrolunur.” hükmü uyarınca, kadastro sırasında kadastro tutanağının davalı olarak düzünlenebilmesi için kadastro tespit günü itibariyle derdest bir davanın bulunması zorunludur. Çekişmeli taşınmaz hakkında genel mahkemede açılmış bulunan davanın kadastro tespit gününden önce sonuçlanıp kesinleşmiş olması halinde bu hüküm dikkate alınarak kadastro tespitinin kadastro müdürlüğünce tamamlanması zorunludur. Somut olayda, çekişmeli .. ada .. parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti 23.05.2013 tarihinde yapılmış; çekişmeli taşınmaza ait kadastro tutanağında sözü edilen Menderes Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/567 Esas, 2004/963 Karar sayılı ilamı ise 21.09.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Kadastro tespit günü itibariyle ortada derdest bir dava bulunmadığına göre kadastro ekibince, mahkeme hükmü de dikkate alınarak tutanağın malik hanesinin doldurulması zorunlu olduğu halde, davalı bulunduğundan bahisle malik hanesinin açık bırakılması doğru değildir. Hal böyle olunca mahkemece, “kadastronun olağan usule göre tamamlanması için dosyanın kadastro müdürlüğüne gönderilmesine” karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek malik hanesinin mahkemece doldurulması isabetsizdir. Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 22.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.