YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9467
KARAR NO : 2014/13982
KARAR TARİHİ : 27.11.2014
MAHKEMESİ : IĞDIR KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/05/2013
NUMARASI : 2009/56-2013/46
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında H..Köyü çalışma alanında bulunan 671 parsel sayılı 8.600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz metruk yerlerden olup zilyetlikle iktisabının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davacı Hazine adına tespit edilmiştir. Davalı İ.. T..’un itirazı Kadastro Komisyonunca kabul edilerek taşınmazın davalı adına tesciline karar verilmiştir. Davacı Hazine, davalı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı İ.. T.. mirasçısı M.. T.. tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaza komşu taşınmazların mera özelliği gösterdiği ve meradan açma yapıldığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazın niteliği ile ilgili olarak 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, çekişmeli taşınmaz tüm yönlerinden gösterir fotoğrafları çektirilmemiş, çekişmeli taşınmazın çevresinde çayır niteliği ile tespit edilmiş araziler ile ham toprak olarak tespiti yapılan 842 ve 843 parsel numaralı taşınmazlar bulunmasına rağmen komşu taşınmazların mera olduğu belirtilen zirai bilirkişi raporu karara esas alınmıştır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, mahallinde komşu köylerden; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, fen bilirkişisi ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu huzuruyla keşif yapılmalıdır. Ayrıca tespit tarihinin 1973 olduğu, değerlendirmenin bu tarih itibariyle yapılması gerektiği göz önüne alınarak eski tarihli hava fotoğraflarından da yararlanılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, öncesinin mera olup olmadığı, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan, önceki tarihli keşif sonucu dosyaya ibraz edilen ziraat bilirkişi raporundaki bulguların da
değerlendirilmesi suretiyle, taşınmazın niteliğiyle ilgili olarak ve özellikle komşu parseller ile ham toprak olarak tespiti kesinleşen 842 ve 843 parsel sayılı taşınmazın eylemli mera olup olmadıkları hususunda toprak yapıları ile çekişmeli taşınmazın toprak yapısını mukayese eder nitelikte rapor alınmalı, çekişmeli taşınmazın tüm yönlerinden gösterir fotoğrafları çektirilmeli, bulunabilen stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak tespit tarihi olan 1973 yılı itibariyle taşınmazın niteliği tespit edilmeye çalışılmalı, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı İ.. T.. mirasçısı M.. T..’un temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 27.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.