Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/9405 E. 2014/10730 K. 26.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9405
KARAR NO : 2014/10730
KARAR TARİHİ : 26.09.2014

MAHKEMESİ : İMRANLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2013
NUMARASI : 2012/89-2013/123

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Görünmezkale Köyü çalışma alanında bulunan .. ada .. parsel sayılı 4.043.505,38 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hakkında mülkiyet iddiasında bulunan kimse olmaması nedeni ile hali arazi vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı H.. K.., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; sit alanı olarak ilan edilen yerin çok yaygın tutulmuş olduğu, davacının iddia ettiği dava konusu yerin sit alanı ile bir ilgisinin bulunmadığı, taşınmaz üzerinde korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı bulunmadığı ve davacının diğer zilyetlik şartlarını da ispat etmiş bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazla ilgili tespit tutanağı 2008 yılında düzenlenmiş, 2009 yılında taşınmazın 2. derecede sit alanı olduğu belirlenmiştir. 2863 sayılı Yasa’nın 11. maddesinin 1. fıkrasının 5663 sayılı Yasa ile değişik 2. cümlesi uyarınca 1. ve 2. derece arkeolojik sit alanlarında kalan taşınmazlar zilyetlikle iktisap edilemez. Öte yandan aynı Yasa’nın geçici 7. maddesinde, yukarıda sözü edilen 11. maddenin 1. fıkrasının devam eden davalara da uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Ne var ki, Mahkemece sit haritası ile kadastro paftası çakıştırılmak sureti ile dava konusu taşınmazı kapsayıp kapsamadığı belirlenmemiştir. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için sit haritası örneği getirtilerek dosyaya konulmalı, taşınmazın başında iki arkeolog ve bir fen bilirkişisinden oluşan kurul aracılığı ile yeniden keşif yapılarak, sit haritası ve kadastro paftası çakıştırılmalı, bilirkişilerden çekişmeli taşınmazın sit alanı içinde kalıp kalmadığı ile kalıyor ise hangi nitelikteki sit alanı içinde kaldığına dair rapor alınmalı; bundan sonra ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 26.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.