YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9246
KARAR NO : 2014/11281
KARAR TARİHİ : 14.10.2014
MAHKEMESİ : KOCAALİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/01/2014
NUMARASI : 2012/34-2014/11
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu …. Köyü çalışma alanında bulunan 140 ada 23 parsel sayılı 6.831,35 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı A.. T.. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı K.. T.., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümüne yönelik tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı K.. T.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; davacı tarafın davasını ispat edemediği kabul edilerek karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın öncesinin M.. T..’a ait olduğu tartışmasız olup ihtilaf çekişmeli taşınmaz bölümünü kimin hangi tarihte satın aldığı, davacının zilyetliğinin süresinin ne olduğu ve zilyetliğin malik sıfatıyla olup olmadığı yönündedir. Doğru sonuca varılabilmesi için mahallinde elverdiğince yaşlı, taşınmazları bilen ve tarafsız kişilerden seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ayrı ayrı dinlenip, bu şahıslardan çekişmeli taşınmaz bölümünü kimin satın aldığı, davalı A.. T.. tarafından satın alınmış ise çekişmeli bölümü davacı Kıymet’i temsilen alıp almadığı, davacının zilyetliğinin başlangıç tarihi ile davacının zilyetliğinin malik sıfatıyla mı yoksa davalının izni ile mi olduğu, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu hususlar üzerinde durulmadan, eksik incelemeyle hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı K.. T.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 14.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.