YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/913
KARAR NO : 2014/3601
KARAR TARİHİ : 31.03.2014
MAHKEMESİ : ANDIRIN KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2013
NUMARASI : 2007/503-2013/203
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında R. Köyü çalışma alanında bulunan 111 ada 12 parsel sayılı 488.21 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliği davalılar M.. K.. ve arkadaşları adına 1/4’er paylı olarak tespit edilmiştir. Davacı Hazine taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu öne sürerek Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne; çekişmeli taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar M.. K.. ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece taşınmazın imar ihyasının yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma inceleme ve uygulama hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Davalılar vekili 02.10.2007 tarihli dilekçesiyle O. K., K. K. ve M. T.’ı tanık olarak bildirdiği, 05.07.2012 tarihinde yapılan keşif için tanıklara davetiye çıkartılmadığı, keşifte davalı tanıklarının dinlenmediği anlaşılmaktadır. Diğer yandan davalı tarafca taşınmaza ait tapu kaydının bulunduğu ileri sürülmüş, mahkemece sözü edilen tapu kaydı getirtilip taşınmaza ait olup olmadığı hususu değerlendirilmemiştir. Eksik inceleme ve araştırma ile karar verilemez. O halde öncelikle davalı taraftan dayandıkları tapu kaydının tarih ve numarasını bildirmesi istenilmeli, bildirdikleri takdirde tüm tedavülleri ile birlikte Tapu Müdürlüğünden getirtilmeli, taşınmazların başında 3 kişilik zirai bilirkişi kurulu ile yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişiler, tespit bilirkişileri ile davalı tarafın bildirdiği tanıklar yöntemine uygun şekilde iddia ve savunmalar doğrultusunda dinlenilmeli, yerel bilirkişilere dayanılan tapu kaydı okunarak sınırları belirlenmeye çalışılmalı, beyanlar arasında çelişki oluştuğu takdirde yöntemince, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeli, zirai bilirkişi kurulundan taşınmazın toprak yapısı, komşu parsellerle aynı nitelikte olup olmadığı, köy içinde kalıp kalmadığı, sınırlarının çevrili olup olmadığı, arsa vasfını kazanıp kazanmadığı hususlarında ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisinden keşfi izlemeye, keşifte uygulanacak tapu kaydının sınırlarını göstermesi istenilmeli, köy yerleşim yeri içerisinde kendine özgülendiğinden şüphe bulunmamak kaydıyla ev bahçesi, avlusu, arsası gibi amaçlarla kullanımın ekonomik amaca uygun zilyetlik olduğu göz önünde bulundurulmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle bir hüküm tesis edilmelidir. Belirtilen yön göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm tesis edilmesi isabetsiz olup bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılara iadesine, 31.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.