YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/839
KARAR NO : 2014/2513
KARAR TARİHİ : 13.03.2014
MAHKEMESİ : ÇAN SULH HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2010/51-2013/422
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca davalı Belediye Başkanlığının talebi üzerine yapılan düzeltme işlemi sırasında İstiklal Mahallesi çalışma alanında bulunan ve tapuda A.. Ç.. ile N.. G.. adına kayıtlı olan … ada … parsel sayılı 5.344 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 4.981,47 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir. Davacılar A.. Ç.. ve N.. G.., düzeltme işlemi sırasında haklı bir neden olmaksızın kendilerine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği iddiasına dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve düzeltme işleminin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı Kadastro Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesine göre re’sen veya ilgilinin müracaatı üzerine Kadastro Müdürlüğünce yapılabilir. Somut olayda, davalı Belediyenin çekişmeli taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi istemi ile yaptığı başvuru üzerine; Kadastro Müdürlüğünce dava konusu … ada … sayılı parselin alanı eski bir metot olan planimetre ile hatalı hesaplanmış olduğu kabul edilerek 5.344 metrekare olan yüzölçümünün 4.981,47 metrekare olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Mahkemece, Kadastro Müdürlüğünün yaptığı düzeltme işleminin 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesi kapsamında çıkartılan yönetmeliğin 8. maddesinde sayılan unsurlar arasında yer almadığı ve düzeltme işleminin usulüne uygun yapılmadığı kabul edilmek suretiyle karar verilmiş ise de; mahkemenin kabul ve değerlendirmesi dosya içeriğine ve yasalara uygun bulunmamaktadır. Sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi; 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesi kapsamına giren teknik hatalardan yalnızca (ölçü, tersimat ve hesaplama hataları dışında kalan) sınırlandırma hatalarını düzenlemektedir. Somut olayda ise; dava konusu taşınmaz hakkındaki Kadastro Müdürlüğü’nün düzeltme kararı ve dayanağı teknik rapor ile mahkemece keşif sonucu alınan raporda taşınmazın yüzölçümünün hesabında maddi hata yapıldığı açıklanmaktadır. Bu nedenle ihtilaf, sınırlandırma hatasına ilişkin olmayıp sözü edilen yönetmeliğin 6. maddesi kapsamında taşınmazın yüzölçümünün hatalı hesaplanıp hesaplanmadığı noktasında toplanmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, çekişmeli taşınmazın yüzölçümü hesabında teknik hata yapılıp yapılmadığı hususunda inceleme yapılarak ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 13.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.